Kategori: Kültür Sanat

  • Kaspersky, dark web pazarında botnet fiyatlarının 100 dolardan başladığını tespit etti!

    Kaspersky, dark web pazarında botnet fiyatlarının 100 dolardan başladığını tespit etti!

    Tek seferlik satın alımların yanı sıra botnet’ler sembolik bir fiyat karşılığında kiralanabiliyor veya sızdırılmış kaynak kodu olarak edinilebiliyor. Bazı durumlarda özel botnet geliştirme seçenekleri de mevcut. 

    Botnet, saldırganların DDoS gibi otomatik toplu saldırılar düzenlemek için kullandıkları, akıllı diş fırçalarından gelişmiş endüstriyel internet cihazlarına kadar kötü amaçlı yazılımların bulaştığı cihazlardan oluşan ağlara deniyor. Kaspersky Digital Footprint Intelligence Güvenlik Analisti Alisa Kulishenko“Mirai, botnetlerin en bilinen örneklerinden biridir. Zayıf varsayılan şifrelere sahip IoT cihazlarını tespit etmek için interneti tarar, erişim sağlamak için bilinen varsayılan kimlik bilgilerini kullanır ve bu cihazlara bulaşır. Virüs bulaşan cihazlar daha sonra botnet ağının bir parçası haline gelir ve çeşitli siber saldırı türlerini gerçekleştirmek için uzaktan kontrol edilebilir” diyor.

    Mirai gibi botnetler siber suçlular tarafından satılmak üzere oluşturuluyor ve ihtiyaca göre uyarlanmış bulaşma süreçlerine, kötü amaçlı yazılım türlerine, altyapıya ve kaçınma tekniklerine sahip olarak sunuluyor. Dolandırıcılar bunları gölge pazarlarda diğer suçlulara satıyor. Botnet fiyatları kaliteye göre değişiyor. Bu yıl en düşük teklifler 99 dolardan başlarken en yükseği 10 bin dolara kadar ulaşıyor.

    Botnetler istendiğinde ayrıca kiralanabiliyor ve fiyatlar aylık 30 ila 4 bin 800 dolar arasında değişiyor. Alisa Kulishenko, “Kiralık ya da satılık botnetlerin kullanıldığı saldırılardan elde edilen potansiyel kazanç, bunları edinmek için harcanan maliyetin üzerine çıkabilir. Bunlar yasadışı kripto para madenciliği ya da fidye yazılımı saldırıları gibi faaliyetlere ve daha fazlasına olanak sağlarlar. Açık kaynaklar ortalama bir fidye ödemesinin iki milyon ABD dolarına ulaşabildiğini bildiriyor. Buna karşılık, botnet kiralamanın maliyeti çok daha düşük ve sadece tek bir başarılı saldırıyla yatırım karşılığını kolayca verebilir” diyor. 

    Kaspersky uzmanları, 2024’ün başından bu yana dark web forumlarında ve Telegram kanallarında 20’den fazla kiralık veya satılık botnet teklifi gözlemledi.

    Diğer seçenekler: Sızdırılmış botlar ve özel geliştirme

    Hazır bir çözüm satın almanın yanı sıra, kötü niyetli aktörlerin botnetlere erişmesi için daha ucuz yollar da var. Meşru verilerin sızdırılması gibi, botnetin kaynak kodu da kötü niyetli aktörler tarafından genel kullanıma açılabilir. Bu sızdırılmış kaynak koduna erişim, 2024’ün başından bu yana gözlemlenen yaklaşık 400 karanlık web ve gölge Telegram gönderisinden elde edilen bilgilere göre ücretsiz veya 10 ila 50 dolar arasında bir ücret karşılığında elde edilebiliyor. Bununla birlikte, sızdırılmış botnetler genellikle daha az sofistike aktörler için bir seçenek olarak kabul ediliyor. Çünkü güvenlik çözümleri tarafından tespit edilme olasılıkları daha yüksek.

    Tehdit aktörleri bazı durumlarda sıfırdan bir botnet ağı geliştirilmesini de isteyebiliyor. Geliştirme maliyetleri 3 bin dolardan başlıyor ve belirli bir fiyat aralığıyla sınırlı değil. Alisa Kulishenko, “Bu anlaşmaların çoğu özel olarak, kişisel mesajlar yoluyla gerçekleşiyor ve ortaklar genellikle forum derecelendirmeleri gibi itibara dayalı olarak seçiliyor” diyor.

    Gölge internetteki siber suç faaliyetleriyle ilgili tehditlerden kaçınmak için, Kaspersky kurumlara aşağıdaki güvenlik önlemlerini uygulamalarını öneriyor:

    • Kaspersky Digital Footprint Intelligence kullanarak güvenlik analistlerinin, saldırganların şirket kaynaklarına bakışını izlemesine ve mevcut potansiyel saldırı vektörlerini anında keşfetmesine yardımcı olun. Bu aynı zamanda savunmanızı duruma göre ayarlamak veya karşı ve ortadan kaldırma önlemlerini zamanında almak için mevcut siber suçlu tehditleri hakkında farkındalık yaratmanıza yardımcı olur.
    • Bilinen ve bilinmeyen tehditlere karşı etkili koruma için davranış tabanlı algılama ve anomali kontrolü özellikleriyle donatılmış Kaspersky Next gibi güvenilir bir uç nokta güvenlik çözümünü tercih edin.

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Samsung Galaxy S24 Ultra ile Paris 2024 Olimpiyatları canlı yayınlarında yenilikçi bir izleyici deneyimi sunmaya hazırlanıyor

    Samsung Galaxy S24 Ultra ile Paris 2024 Olimpiyatları canlı yayınlarında yenilikçi bir izleyici deneyimi sunmaya hazırlanıyor

    Samsung Galaxy teknolojisi ve Uluslararası Olimpiyat Komitesi (IOC) ve Olimpiyat Yayın Hizmetleri (OBS) iş birliğiyle, dünyanın dört bir yanındaki izleyiciler Olimpiyat Oyunlarındaki dünyanın en iyi sporcularının yakın görüntüleri yeni açılarla sunulacak.

     

    Olimpiyat ve Paralimpik Oyunları global partneri Samsung Electronics bugün, Uluslararası Olimpiyat Komitesi (IOC) ve Olimpiyat Yayın Hizmetleri (OBS) iş birliğiyle, izleyiciler ve izleyicilere devrim niteliğinde deneyimler yaşatacak olan Paris 2024 yayınının detaylarını açıkladı. Dünyada bir ilk olarak, çekimler Samsung Galaxy S24 Ultra telefonlarla gerçekleştirilip paylaşılacak. Seine Nehri’nde yapılacak olan Açılış Töreni ve Olimpiyat Oyunları yelken yarışları, daha önce görülmemiş bir yöntemle çekilip yayınlanacak. 

     

    Olimpiyat ve Paralimpik Oyunlarının Resmi Akıllı Telefon ve Bilgisayar Ekipmanı partneri Samsung, açılış töreni ve yelken yarışını daha yakından çekmek için, gelişmiş mobil teknolojilerinden ve 5G bağlantısından yararlanacak. Samsung Galaxy inovasyonlarıyla hayata geçirilecek olan yenilikçi yayın, Paris 2024’ün şimdiye kadarki en “inovasyona açık” Olimpiyat Oyunları olarak anılmasını sağlayacak ve Samsung’un Olimpiyata ve Paralimpik Oyunlara güç veren inovasyon mirasını da ileri taşıyacak.

     

    Samsung Electronics Mobil e-Deneyim İş Biriminden Sorumlu Başkan Yardımcısı ve Pazarlama Müdürü Stephanie Choi şunları söyledi: “Samsung Galaxy’nin mobil teknolojileri, giderek daha bağlantılı hale gelen kullanıcıların nerede olurlarsa olsunlar dünyayla kurduğu bağları güçlendirmeye ve dönüştürmeye yardımcı oluyor. Olimpiyat ve Paralimpik Oyunlarının yaklaşık otuz yıllık partnerlerinden biri olarak bu değerleri taşıyan bağları kurmanın ve etkinleştirmenin ne kadar önemli olduğunun farkındayız. Paris 2024’te birçok ilke imza atıyoruz. Evlerindeki ve sahadaki izleyicileri heyecana daha da yaklaştıracak yüksek kaliteli görüntüler sunmak için IOC ve OBS ile yakın bir iş birliği içinde çalışmaktan mutluluk duyuyoruz.”

     

    Yaklaşık bir ay sonra gerçekleştirilecek olan Olimpiyat Oyunlarının Açılış Töreni, ilk kez stadyum dışında düzenlenecek. Paris 2024 Olimpiyat Oyunları, tarihteki en “inovasyona açık” ve erişilebilir açılış törenine ev sahipliği yapacak. Törende 10.500 sporcu, ulusal delegasyonlara ayrılmış teknelerle Seine Nehri’nden geçecek. Austerlitz köprüsünden başlayacak olan ikonik geçit töreni, Paris’in merkezinde altı kilometrelik bir rota izleyecek ve Trocadéro’da gerçekleşecek törenin büyük finalinden önce resmi Olimpiyat Oyunları mekanlarından bazılarının önünden geçecek. 

     

    Galaxy S24 Ultra ile herkes Olimpiyatları en önden izleyecek

    Olimpiyatları evlerinden takip edecek spor tutkunlarını aksiyona daha da yaklaştırmak ve yalnızca bir defa tanıklık edecekleri bu deneyimde sporcuların tepkilerini yakından yansıtabilmek hedefiyle Samsung, açılış töreninde yer alacak 85 teknenin her birinin baş ve yan kısımlarına 200’den fazla Galaxy S24 Ultra akıllı telefon yerleştirecek. Galaxy S24 Ultra telefonlarla çekilecek olan yüksek kalitede HDR görüntüler, Paris 2024’ün Fransa’daki resmi mobil ağ sağlayıcısı Orange tarafından desteklenen özel bir 5G ağı üzerinden paylaşılıp yayınlanacak. Orange, Fransa’daki ilk bağımsız 5G ağını oluşturacağı Seine Nehri boyunca ondan fazla 5G anteni kuracak. Alanında öncü iş birliği, dünyanın dört bir yanındaki izleyicilere sıradışı bir 5G bağlantısı sunmak ve izleme deneyimi yaşatmak üzere geliştirildi. Aynı teknolojiyi Marsilya’daki yelken yarışlarında da kullanacak olan Samsung, her yarış teknesine Galaxy S24 Ultra telefonlar yerleştirecek. Böylece izleyiciler yarışın heyecanını en sevdikleri Olimpiyat sporcularıyla birlikte yaşayacak ve gerçek anlamda aksiyonun bir parçası olabilecek.

     

    OBS ve Orange ile yakın iş birliği içinde aylarca süren bir dizi ayrıntılı araştırma, geliştirme ve test süreci sayesinde, dev dalgalar arasında, rüzgarlı, aşırı sıcak veya güneşli havalarda gerçekleşebilecek birbirinden farklı seyir ve hava koşullarında, üstün video kalitesi ve bağlantı performansı vadediliyor. Samsung ve iş ortakları, Galaxy S24 Ultra’nın optik görüntü sabitleme (OIS) özelliklerinden yararlanarak bu zorlukların üstesinden gelmeyi başardı. Diğer yandan, görüntü iletim gücünü artırmak ve izleyicilere kesintisiz bir canlı yayın deneyimi sağlamak üzere takip teknesine iletim kuleleri kuruldu.

     

    Olimpiyat Yayın Hizmetleri OBS İcra Kurulu Başkanı Yiannis Exarchos, “Olimpiyat Oyunlarının ev sahibi yayıncısı olarak Samsung ile yaptığımız iş birliğinden büyük bir heyecan duyuyoruz. Bu iş birliği, Paris 2024’e gerçekten özgün bir bakış açısı kazandıracak ve izleyicilerin Olimpiyat Oyunları seyir deneyimine yeni bir soluk getirecek. Samsung’un en yeni mobil teknolojileri, dünyanın dört bir yanındaki milyonlarca sporseverin Olimpiyat Açılış Töreninin ve yelken yarışmalarının ruhunu, aksiyonunu ve duygusunu en sevdikleri sporcularla birlikte gerçek zamanlı yaşamasına ve buradaki havayı solumasına imkan tanıyacak,” dedi.

     

    Samsung, Olimpiyat Oyunlarının uzun soluklu destekçisi

    Bu gelişme, dijital dönüşümü teşvik etmek ve en yeni mobil inovasyonları sporculara, izleyicilere ve topluluklara sunarak Olimpiyat Oyunlarını en yeni teknolojilerle desteklemek üzere Samsung’un IOC ile uzun süredir devam eden yakın iş birliğinin en yeni adımı niteliğinde. Söz konusu iş birliği, cep telefonlarına erişimin sınırlı olduğu 1998 yılında yaklaşık 2.500 sporcunun evlerindeki aileleriyle ücretsiz olarak konuşmasına olanak tanıyan ‘Call Home’ programıyla başladı ve mobil cihazlardan sunulan ilk resmi Olimpiyat bilgi hizmeti olan Wireless Olympic Works (WOW) uygulamasıyla devam etti. WOW uygulaması, Atina 2004 Olimpiyatlarında Samsung’un sağladığı Palm OS telefonlar aracılığıyla Olimpiyat organizatörlerine tanıtıldı. Uygulama daha sonra Vancouver 2010 Oyunlarında halkın kullanımına sunuldu ve müsabakalarla ilgili en son güncellemelerin doğrudan izleyicilerin cep telefonlarına gönderilmesini sağladı.

     

    Mobil inovasyonları teşvik etmenin yanı sıra Samsung, sporcuların ve Olimpiyat personelinin etkinlikler süresince kurduğu bağlantı ve iletişime katkılar sundu. Samsung, Nagano 1998 Oyunlarından bu yana sporculara ve Olimpiyat personeline toplamda 120.000’den fazla mobil ürün sağladı. Olimpiyatlarda bir ilke daha imza atan Samsung’un izleyicileri sporculara daha da yakınlaştırmak için teknolojik yetkinliğini nasıl kullanacağına ilişkin detaylar önümüzdeki haftalarda açıklanacak.

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • The First Descendant, DLSS 3.5 Işın Oluşturma ve Işın İzleme Desteği Alıyor

    The First Descendant, DLSS 3.5 Işın Oluşturma ve Işın İzleme Desteği Alıyor

    Oyun, GeForce RTX GPU’larda performansı artırmak ve ışın izleme ile görüntü kalitesini iyileştirmek için NVIDIA’nın gelişmiş yapay zeka teknolojisini kullanıyor. 4K maksimum ayarlarda ve tüm ışın izleme efektleri etkinleştirildiğinde, DLSS 3.5, GeForce RTX 40 serisi masaüstü GPU’larda kare hızlarını ortalama 2,7 kat artırıyor. NVIDIA Reflex, sistem gecikmesini %55’e kadar azaltarak oyunu daha duyarlı hale getiriyor. Aynı zamanda, The First Descendant lansmanını desteklemek için yeni bir GeForce Game Ready Sürücüsü de yayınlandı.

    DLSS 3.5’in The First Descendant’ta sunduğu performans ve görsel avantajları yeni Lansman Videosunda keşfedebilirsiniz.

    Birçok dijital sanatçı, NVIDIA teknolojilerini kullanan en yeni oyunlarda etkileyici çalışmalar ortaya koyuyor. NVIDIA bu hafta, Ghost of Tsushima Director’s Cut içeriğine odaklanıyor; bu sevilen oyun, ekran görüntülerinden de görülebileceği gibi NVIDIA’nın RTX teknolojisinin yardımıyla üst düzey bir sanatsal güzellik sunuyor. Daha fazla sanat eseri için #VirtualPhotography, #Gametography, #photomode ve  #RTXON gibi etiketlere göz atabilirsiniz.

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Konteynerle Geliştirme Yapan İşletmelerin %85'i Siber Saldırıya Uğradı!

    Konteynerle Geliştirme Yapan İşletmelerin %85'i Siber Saldırıya Uğradı!

    Konteyner ve/veya Kubernetes kullanan bu kuruluşlar, veri sızıntıları (%38), finansal kayıplar (%28) ve müşteri güveninde azalma (%38) gibi sonuçlara yol açan çok çeşitli siber olaylarla karşılaştı.

    Kaspersky, “Coğrafi olarak dağınık işletmeleri yönetmek: Zorluklar ve çözümler” (Managing geographically distributed businesses: challenges and solutions) başlıklı son çalışmasında, coğrafianlamda dağınık şirketlerde çalışan 20 ülkeden BT Güvenliği, Bilgi Güvenliği uzmanları ve C düzeyi karar vericilerin, çok tesisli altyapının oluşturulması ve sürdürülmesindeki ağ güvenliği zorluklarına ilişkin görüşlerini topladı. Çalışma, bu kuruluşların hibrit bulut ve konteynerli ortamlarda çalışırken karşılaştıkları sorunları da vurguladı.

    META bölgesinden çalışmaya katılan çoklu tesis ağlarına sahip şirketlerin büyük çoğunluğu (%98) kurum içi BT geliştirme ekiplerine sahipti ve bunların %79’u bir konteyner geliştirme yöntemi kullanıyordu. Konteyner yöntemlerini kullananların %85’i son 12 ay içinde konteynerler ve/veya Kubernetes ile ilgilisiber güvenlik olayları yaşadıklarını bildirdi.

    Bu şirketlerin yaşadığı siber olayların sonuçları da ağır oldu: Saldırıların %38’i gizli veri sızıntılarına yol açtı, %28’i mali kayıplara neden oldu ve %38’i müşteri güveninin kaybedilmesiyle sonuçlandı. Katılımcılar saldırıların başlıca nedenlerinin konfigürasyon hataları (%37), çalışma zamanı güvenlik sürecindeki kusurlar (%43) ve konteynerlerdeki kötü amaçlı yazılımların geç tespit edilmesi (%36) olduğunu belirtti.

    Konteyner ve Kubernetes Güvenliğinde Kritik Önlemler

    Kaspersky Bulut ve Ağ Güvenliği Ürün Grubu Başkanı Timofey Titkov, şunları söyledi: “Konteynerler ve Kubernetes ile ilgili siber güvenlik olayları coğrafi olarak dağınık şirketler için önemli zorluklar teşkil ediyor. Çalışmamızdan elde edilen bulgular, hibrit bulut ve konteyner ortamlarında veri sızıntılarına ve diğer siber tehditlere karşı koruma sağlamak için sağlam güvenlik önlemlerinin uygulanmasının kritik öneminin altını çiziyor. Kurumlar dijital ayak izlerini genişletmeye devam ettikçe, riskleri azaltmak ve müşteri güvenini korumak için proaktif güvenlik önlemleri almaları şarttır.” 

    Kaspersky, konteyner ortamlarını korumak için konteynerli uygulama geliştirmenin tüm aşamalarında güvenliği sağlamak üzere tasarlanmış Kaspersky Container Security gibi özel çözümlerin kullanılmasını öneriyor. Bu, yakında çıkacak olan Kaspersky Cloud Workload Security gibi karmaşık DevOps ve bulut güvenliği çözümlerinin uygulanmasında ilk adım olarak da kullanılabilir. Ekosistem, müşterilerin bulut altyapısındaki ana bilgisayarları, sanal makineleri, bulutlardaki örnekleri, konteynerleri ve Kubernetes’i içine alan geniş kapsamlı koruma sağlıyor. Ayrıca maliyetleri ve kaynak tüketimini de azaltıyor.

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • LC Waikiki, Microsoft'un yapay zeka tabanlı çözümleriyle yerel ve uluslararası operasyonlarında verimliliği artırıyor

    LC Waikiki, Microsoft'un yapay zeka tabanlı çözümleriyle yerel ve uluslararası operasyonlarında verimliliği artırıyor

    Ürün ve koleksiyon planlarını geliştirme platformlarına entegre ettikleri yapay zeka asistanı LunaSpark ile ürün yönetimi ekiplerinin koleksiyon geliştirme ve planlama çalışmalarında verimliliklerini arttırmalarına katkı sağlayan LC Waikiki; yapay zeka tabanlı dil çeviri asistanı LingoSpark ile de dil bariyerini ortadan kaldırıyor. LC Waikiki ve Micosoft Türkiye ekipleri, LC Waikiki yazılımcılarının üretkenliğini, çalışma memnuniyetini ve yazılım kalitesini arttıran Github Copilot yapay zeka tabanlı yazılım asistanının geliştirilmesi için de birlikte çalışıyor. LC Waikiki bünyesinde birçok farklı dilde geliştirme yapan yazılımcılar ve veri bilimcilerin yapay zekadan faydalanma oranı yüzde 25’e ulaştı.

    Türkiye’nin en büyük çok uluslu perakende moda markası olan LC Waikiki, birden çok alanda üretken yapay zeka tabanlı çözümler geliştirmek üzere Microsoft Türkiye ile iş birliği içinde çalışıyor. LC Waikiki’nin kurumsal asistanı Spark ailesinin ilk ürünü olan LunaSpark, LC Waikiki’nin ürün ve koleksiyon geliştirme & planlama platformuna hizmet eden bir yapay zeka asistanı olarak tanımlanıyor. Serbest soru sorulabilen bir arayüze sahip olan LunaSpark, Microsoft Azure’un OpenAI GPT tabanlı büyük dil modellerinden ve şirketin kurumsal dokümanlarından faydalanarak kullanıcı sorularını yanıtlayabiliyor. Kullanıcılara yüksek doğrulukta cevap verebilmek için Microsoft Azure AI Search teknolojisinden faydalanan LunaSpark, bu sayede ürün yönetimi ekiplerinin ve merkezdeki paydaşların koleksiyon geliştirme ve planlama çalışmalarında süreçlerini optimize etmelerine, verimliliklerini artırmalarına ve veri odaklı kararlar almalarına katkı sağlıyor.

    LingoSpark ile dil bariyeri aşılıyor

    LC Waikiki bünyesinde merkez ile yurt dışı mağazalar arasındaki iletişimin zorluğundan dolayı hata payının artması ve yazılı mecralar üzerinden çalışılması zorunluluğu gibi zaman kaybına yol açan etkenler, dil odaklı bir çözüm üretme fikrini doğurdu. Böylece yine Spark ailesinin bir ürünü olan yapay zeka tabanlı dil çeviri asistanı LingoSpark geliştirildi. 

    LC Waikiki Mağazacılık Yazılım Ekibi, Microsoft ile iş birliği yaparak yenilikçi bir dil çözümü sunan bu asistanı Microsoft Teams platformunda hayata geçirdi. LingoSpark, merkez ile yurt dışı mağaza yöneticileri arasındaki online görüşmelerde gerçek zamanlı çeviri hizmeti sunarak dil bariyerini ortadan kaldırdı ve uluslararası iletişimi kolaylaştırdı. LingoSpark, Microsoft Azure ses ve dil yapay zeka modellerini kullanarak Teams kullanıcılarının kendi ana dillerinde rahatça konuşmalarını sağlarken, karşı tarafa da konuşmaları anında tercüme ediyor. Bu sayede, dil farkı nedeniyle oluşabilecek yanlış anlaşılmaların ve iletişim kopukluklarının önüne geçiliyor. Bunun yanı sıra tekstil, mağazacılık ve şirket terimlerini öğrenebilme kabiliyeti sayesinde sektöre özel terminolojiyi doğru ve etkili bir şekilde tercüme edebiliyor.

    LC Waikiki ve Micosoft Türkiye ekipleri, LC Waikiki yazılımcılarının üretkenliğini, çalışma memnuniyetini ve yazılım kalitesini arttıran Github Copilot yapay zeka tabanlı yazılım asistanının geliştirilmesi için de birlikte çalıştı. LC Waikiki’de birçok farklı dilde geliştirme yapan yazılımcılar ve veri bilimcilerin Copilot’un sunduğu önerilerden faydalanma oranı %25’e ulaşmış vaziyette, ve bu değerin gittikçe arttığı gözlemleniyor. GitHub Copilot’un kuruma göre özelleştirilme yetkinliği de giderek artıyor. GitHub’ı yoğun şekilde kullanan çalışanların daha seyrek kullananlara mentorluk yapmasıyla birlikte yapay zeka algoritmasının LC Waikiki’nin tarzını daha iyi benimseyeceği ve adaptasyon hızının artacağı öngörülüyor.

    Microsoft Türkiye ile iş birliklerine dair görüşlerini paylaşan LC Waikiki Dijital Dönüşüm ve Bilgi Teknolojileri Genel Müdürü Şerafettin Özer “LC Waikiki’nin Microsoft iş birliği çerçevesinde AI destekli dijital asistanlardan oluşan Spark ailesi sayesinde ürün geliştirme ve planlama süreçlerinde LunaSpark’ın doğru cevaplar sunmasıyla verimliliği artırırken; LingoSpark ile dil bariyerlerini kaldırarak uluslararası iletişimi kolaylaştırıyoruz. Ayrıca, Github Copilot’un kullanımıyla yazılım geliştirme süreçlerinde verimlilik ve kalite artışı sağlıyoruz” dedi. 

    Microsoft Türkiye Kurumsal Çözüm Satışlarından Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı ve Teknoloji Deneyim Merkezi Direktörü Elif Acar Özgüner ise uzun yıllara dayalı LC Waikiki -Microsoft iş birliğini günümüzün dönüşüm etkisi yüksek üretken yapay zeka alanlarına da taşımış olmaktan gurur duyduklarını belirterek “İleri seviye teknolojilerin kullanımında yetkin LC Waikiki IT Yönetimi,  yazılım ekipleri, ürün yönetim ekipleri, merkez ve yurtdışı mağaza yönetimi ekipleri gibi geniş yelpazedeki iş birimlerinin her biri, sektörünün öncüsü kullanım senaryolarını hızla uygulamaya koymayı başardı. LC Waikiki çatısı altında hayata geçirilen her proje, üretken yapay zekanın tekstil sektöründe yaratıcı kullanımı konusunda örnek teşkil ediyor“ dedi.

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Türkiye'de indirimli alışverişin rotasını Lessy belirleyecek

    Türkiye'de indirimli alışverişin rotasını Lessy belirleyecek

    Yaklaşık 6 ay önce Türkiye pazarına giren ve perakende mağazalarında tüketicileri ihtiyaç duydukları ürünler odağında en iyi indirimlerle buluşturan Lessy büyümesini sürdürüyor. Listelediği indirimli ürünler ve özel teklifler sayesinde tüketicilerin beğenisini kazanan Lessy, kısa sayılabilecek bir sürede 1 milyondan fazla uygulama indirme sayısına, 500 bin aylık aktif kullanıcıya ve ülke çapında 200’den fazla perakendeci kataloğu kapsama alanına ulaştı.

    Tüketicileri favori ürünlerindeki en iyi indirimlerle buluşturmak için tasarlanan akıllı mobil uygulama Lessy, arzu ettikleri ürünlere uygun fiyatla ulaşmak isteyen ve pazarlığı da seven Türkiye’deki tüketicilere önemli fırsatlar sunuyor. Uygulama aynı zamanda, perakendecilere herhangi bir ücret ödemeden satış geliştirme, pazarlama ve analitik için verimli bir platform sunuyor.

    Önde gelen perakende mağazalarının indirim ve tekliflerini tek bir kullanıcı dostu mobil uygulamada toplamak üzere geliştirilen Lessy, Aralık 2023’te Türkiye’de faaliyete geçti. Şirket Türkiye’nin önde gelen perakendecileri ve satış noktaları ile iş ortaklıkları kurarak, daha fazla müşteri trafiği arayan mağazalar ve en uygun fiyatların peşindeki tüketiciler arasında karşılıklı fayda sağlayan bir ilişki vaat ediyor.

    Akıllı Alışveriş İçin Dijital Alışveriş Asistanı

    Lessy Türkiye Ülke Müdürü Niyazi Doğan Öncü, “Lessy, tüketiciler için dijital bir alışveriş asistanı görevi görerek onlara akıllıca alışveriş kararları vermeleri ve her alışverişte tasarruf etmeleri için rehberlik ediyor. Bunu, en cazip fırsatlara ve nerede akıllıca alışveriş yapılacağına dair içgörülerini paylaşan bir arkadaşa sahip olmak gibi düşünebilirsiniz. Tek yapmanız gereken uygulamayı açmak ve satın almak istediğiniz ürünü aramak. Lessy size çevrenizdeki tüm mağazalar için en iyi fiyat seçeneklerini gösterecektir.”

    Lessy halihazırda Şok, Evidea, DeFacto, Happy Center, Show Market ve Hakmar gibi birçok Türk perakendeci ile işbirliği yapıyor. Müşteriler Lessy uygulamasında en iyi indirimleri ve teklifleri gerçek zamanlı olarak bulabiliyorlar.

    Mağaza Trafiğini ve Satışları Artırıyor

    Şok Marketler Zinciri tarafından verilen bilgiye göre; Şok Marketler’de satılan ürünlerin Lessy’de tanıtılmaya başlanmasından sonra, indirimli ürünlerin satışlarında ve müşteri etkileşimlerinde önemli bir artış yaşandığı belirtiliyor. Lessy’nin teknolojisinden yararlanılarak daha geniş bir kitleye ulaşıldığı da belirtilirken, bu durumun müşteri tabanında bir büyümeye yol açtığı da vurgulanıyor. Ayrıca, Şok müşterilerinin platform aracılığıyla en iyi fırsatlara ve indirimlere erişmenin kolaylığından duydukları memnuniyeti, Şok Marketler yetkilileriyle paylaştıkları ve bunun da tekrar satın alımlarda bir artışa yol açtığı da ifade edildi. 

    Lessy Türkiye Ülke Müdürü Öncü, perakendeciler için sunulan benzersiz faydaların altını şu sözlerle çizdi: “Platformumuz yalnızca mağaza trafiğini ve satışları artırmayı vaat etmekle kalmıyor, aynı zamanda mağaza listelerini optimize etmek için aylık analizlerle tamamlanan ek bir pazarlama kanalı olarak da hizmet veriyor. Tüm teknik konuları biz yönetiyoruz ve perakendecilerin sadece en son kataloglarını sunarak sisteme katılmalarını sorunsuz hale getiriyoruz.”

    Lessy Türkiye pazarına girdiği ilk günden itibaren büyük ilgi görmeye başladı ve her gün 1 milyondan fazla katalog görüntülemesine ulaştı. Bu başarı, Türkiye de dahil olmak üzere dünyanın birçok ülkesinde enflasyonun yükselişte olduğu gerçeği göz önüne alındığında özellikle dikkate değer. Bu gibi zamanlarda Lessy’nin önemli indirimlere ve tekliflere erişim sağlama rolü her zamankinden daha çok önem kazanıyor ve satın alma güçlerini en üst düzeye çıkarmak isteyen tüketiciler için tam aradıkları türden bir çözüm sunuyor.

    Haziran’da En Çok Aranan İndirimli Ürünler

    Lessy, Haziran ayında en popüler ürünler hakkında da değerli bilgiler ortaya koydu. Türkiye’deki tüketiciler ilgili ayda en çok Lessy’de karpuz, patates, siyah çay ve portakal indirimlerine baktı. Haziran ayının tatil haftasında, yaz sıcağıyla başa çıkma çabası olduğu anlaşılan vantilatörler de zirveye çıktı. Bu gibi veriler, tüketicilerin bu önemli dönemdeki alışveriş alışkanlıkları ve tercihleri hakkında iyi bir bakış açısı sağlıyor.

    Tüketiciler, en popüler perakendecilerin önemli indirimlerine erişmek için uygulamayı yükleyebilirler. Ayrıca alışveriş listeleri oluşturup aile ve arkadaşlarıyla paylaşarak bütçelerini korumayı ve tasarruf etmeyi her zamankinden daha kolay hale getirebilirler.

    Mobil uygulama Türkiye’deki perakendeciler için marka bilinirliğini güçlendirmek, çevrimdışı satışları artırmak ve değerli içgörülerle mağaza performansını optimize etmek adına mükemmel bir fırsat sunuyor. Mağazanızı Lessy’de listelemek için lessy adresini ziyaret edebilirsiniz. 

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • VPN satın alırken bilmeniz gerekenler

    VPN satın alırken bilmeniz gerekenler

    Uzaktan çalışma, gizlilik ve güvenlik endişelerinin arttığı bir dünyada, sanal özel ağlar (VPN’ler) riskten kaçınan tüketiciler için vazgeçilmez bir yardımcı haline geldi. VPN’lerin popülaritesi öyle bir noktaya ulaştı ki artık pazar, çok sayıda ücretsiz seçenek de dahil olmak üzere tekliflerle dolup taşıyor. Dijital güvenlik şirketi ESET, VPN satın alırken bilinmesi gerekenleri ve  bir VPN’de kullanıcıların araması gereken özelliklerin neler olduğunu listeledi. 

    VPN’ler, cihazınız ve internet arasında şifrelenmiş bir tünel sağlayarak kullanıcı gizliliğini ve güvenliğini artırmak için tasarlanmıştır. İnternet aramaları ve indirmeleri gibi trafiğinizi bir VPN sunucusu üzerinden yönlendirerek ve IP adresinizi etkili bir şekilde maskeleyerek, meraklı gözleri web taramanızdan ve diğer etkinliklerinizden uzak tutarak fayda sağlar. Bu şekilde VPN’ler, kişisel verilerinizi korumanıza, gizliliğinizi artırmanıza ve diğer senaryoların yanı sıra potansiyel olarak riskli halka açık Wi-Fi üzerinden bağlanırken bile kendinizi güvende tutmanıza yardımcı olabilir. 

    Artı ve eksileriyle VPN

    Güvenlik ve gizlilik bilincine sahip bir internet kullanıcısıysanız VPN kullanmanın pek çok potansiyel faydası var. Seçtiğiniz modele bağlı olarak, bunlar şunları içerir:

    Geliştirilmiş gizlilik: Konumunuz ve kimliğiniz maskelenerek sizi üçüncü taraf reklam izleyicilerinden ve diğer potansiyel gizlilik ihlali teknolojilerinden korur. Ayrıca İnternet Servis Sağlayıcınızın (İSS) tarama alışkanlıklarınızı izlemesini engeller ve özellikle baskıcı rejimlerin olduğu ülkelerde endişe kaynağı olan devlet yetkililerinin trafiğinizi gözetleme kabiliyetini sınırlar. Bazı VPN’ler gizliliğinizi daha da artırmak için DNS sızıntı koruması gibi özellikler sunar.

    Güvenli halka açık Wi-Fi kullanımı: Dışarıdaysanız ve favori web sitelerinize erişmek istiyorsanız halka açık Wi-Fi harika bir kaynaktır. Ancak bir riski de beraberinde getirir. Kötü niyetli kişiler bu ağları veya kurdukları sahte Wi-Fi bağlantı noktalarını kullanarak gezinmenizi takip edebilir, hesap girişlerinizi ve diğer hassas bilgilerinizi çalabilir. VPN, internet trafiğinizi şifreleyerek bağlantınızı güvende tutar ve meraklıların verilerinizi ele geçirmesini engeller. 

    Kurumsal ağlara güvenli uzaktan erişim: Günümüzde giderek daha fazla sayıda insan uzaktan çalışıyor, bu da hareket halindeyken kurumsal ağlara veya bulut tabanlı iş uygulamalarına erişmemiz gerekebileceği anlamına geliyor. Bir VPN ile halka açık Wi-Fi kullansanız bile bu bağlantı güvende tutulacaktır. Bununla birlikte, iş VPN’lerinin saldırganlar için favori bir hedef olduğu unutulmamalıdır.

    Güvenli dosya paylaşımı: Bir kez daha VPN, cihazınız ile ulaşmak istediğiniz dijital hedef arasında şifreli bir tünel oluşturduğundan hassas dosyaların üçüncü taraflarla güvenli bir şekilde paylaşılabilmesini sağlar. VPN ayrıca oturum ele geçirme olasılığını da azaltır. Bu, bilgisayar korsanlarının web sitelerine sizin gibi giriş yapmak için oturum kimliğinizi çalması durumunda gerçekleşir.

    Güvenli ödemeler: VPN’inizin trafik şifreleme özellikleri, çevrimiçi ödeme yaparken kart verilerinizin aktarım sırasında güvende olmasını sağlar. Ancak VPN sizi finansal bilgilerinizi kimlik avı sitelerine teslim etmekten korumaz, bunun yerine kapsamlı bir güvenlik yazılımı devreye girer.

    Tehditlere karşı gelişmiş koruma: Bazı VPN’ler kötü niyetli reklamlara karşı koruma sağlamak için reklam engelleyici gibi özellikler sunar. Bir VPN hizmeti kendi başına kötü amaçlı yazılım gibi tehditleri engellemek için tasarlanmamıştır ancak tercih ettiğiniz güvenlik yazılımının bir parçası olan bir VPN’e güvenerek, genellikle kötü amaçlı yazılımların ele geçirilmesinden kaynaklanan hesap ele geçirme kurbanı olma riskinizi azaltacaksınız. 

    Bununla birlikte, belirli VPN’lerle ilgili farkında olunması gereken potansiyel endişeler de vardır, bu da araştırmanızı yapmanızı önemli kılar.

    Düşük hızlar: Verilerin bir VPN sunucusu üzerinden seyahat etmesi gerektiğinden internet bağlantınızın yavaşlamasına neden olabilir. Bu yavaşlama VPN’in sunucu yüküne, sunucuya olan uzaklığına ve VPN hizmetinin kalitesine bağlı olarak değişebilir.

    Sınırlı sunucu seçeneği: Bazı hizmetler, aralarından seçim yapabileceğiniz yalnızca birkaç VPN sunucusu sunabilir, bu da kullanılabilirliği, güvenilirliği ve hizmet kalitesini etkileyebilir. Sınırlı sayıda sunucu aşırı kalabalığa yol açarak düşük hızlara ve sık sık bağlantı kopmalarına neden olabilir. 

    Değişken güvenlik standartları: Tüm sağlayıcılar aynı yüksek kalitede şifreleme ve katma değerli güvenlik hizmetleri sunmaz. Hatta birçoğu etkinliğinizi kaydetmek, verilerinizi üçüncü taraflara satmak veya bilgisayar korsanlığı girişimlerine karşı savunmasız olmak gibi güvenlik ve gizlilik riskleri de getirebilir.

     

    VPN’de aramanız gerekenler

    Gereksinimlerinize uygun bir VPN hizmeti seçmek önemlidir. Bir sağlayıcı ararken aşağıdakileri göz önünde bulundurun:

    Şifreleme: AES-256 şifreleme gibi güçlü bir şifreleme algoritması kullanan bir VPN seçmeniz önerilir.

    Ücretli ve ücretsiz alternatifler: Bazı ücretsiz VPN’ler kişisel bilgilerinizi toplayabilir ve üçüncü taraflara satabilir. Sağladıkları hizmet için bu şekilde ödeme yaparlar. Ayrıca özellikle oyun gibi belirli kullanım durumları için güvenilirlik ve hız veya bant genişliğinin sıfıra kadar olmadığını görebilirsiniz. Ücretli hizmetler genellikle çok yönlü olarak daha iyi kalite sunar. Sınırsız bant genişliği sunan bir hizmet arayın.

    Bir VPN’den daha fazlası: Güvenilir bir siber güvenlik tedarikçisi tarafından sağlanan ve kimlik koruması (dark web tarama/kredi raporu izleme ve kimlik tehdidi uyarıları), parola yöneticisi, DNS sızıntı koruması ve tabii ki çeşitli dijital tehditlere karşı sağlam koruma gibi katma değerli hizmetler de içerebilen bir VPN kullanmayı düşünün.

    Sunucular ve konumlar: VPN sağlayıcınız ne kadar çok sunucu ve ülke sunarsa, ihtiyaçlarınıza uygun olanı seçme konusunda o kadar fazla esnekliğe sahip olursunuz. Coğrafi kısıtlama atlaması, bulunduğunuz yerde kısıtlanmış olabilecek sitelere erişmenize yardımcı olmak için de önemlidir.   

    Teknolojiler: VPN’ler OpenVPN, WireGuard, IKEv2/IPSec veya SSTP dahil olmak üzere bir veya birkaç protokolü destekleyebilir. Hız ve güvenlik açısından en iyisi olarak kabul edilen OpenVPN’i arayın.

    Teknik destek: Bir şeylerin ters gitmesi durumunda teknik desteğin ne kadar iyi olduğunu daha iyi anlamak için çevrimiçi yorumları okuyun. Ayrıca sezgisel ve kullanımı kolay bir VPN hizmeti istediğinizi söylemeye gerek yok.

    Gizli günlük kaydı: Gizlilik konusunda özellikle endişeliyseniz, VPN sağlayıcısının internet etkinliğiniz hakkında hangi verileri sakladığını kontrol edin. “Kayıt tutmama” politikası olan bir VPN arayın. Sağlayıcının hangi ülkede/yargı alanında bulunduğunu kontrol etmek de faydalı olabilir. Bazı hükümetler VPN müşterilerinin verilerine erişebilir.

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Samsung, dünya şehirlerinde açtığı Galaxy deneyim alanlarında herkesi Galaxy AI inovasyonlarını deneyimlemeye davet ediyor

    Samsung, dünya şehirlerinde açtığı Galaxy deneyim alanlarında herkesi Galaxy AI inovasyonlarını deneyimlemeye davet ediyor

    Samsung Electronics dünya genelinde farklı konumlarda yedi ayrı Galaxy Deneyim Alanı açtı. Yeni açılan Galaxy Deneyim Alanlarında, Galaxy ekosisteminde geliştirilen en yeni Galaxy AI çözümleriyle çalışmanın, iletişim kurmanın ve yaratıcı şeyler yapmanın yeni biçimleri sergileniyor. Paris, Berlin, New York, Dubai, Jakarta, Seul ve Tokyo’da açılan Galaxy Deneyim Alanlarında, dünyanın dört bir yanında Galaxy dünyasına merak duyan herkes Galaxy AI platformunun en yeni inovasyonlarını sürükleyici ve etkileşimli bir şekilde ilk elden keşfedebiliyor.

     

    Samsung Electronics Başkan Yardımcısı, Deneyim Pazarlama Grubu ve Mobil e-Deneyim İş Birimi Başkanı Jamie Park şunları söyledi: “Samsung, Galaxy AI’yı geliştirip bir adım öteye taşımaya devam ediyor. En yeni Galaxy Z serisinden daha geniş Galaxy ekosistemine kadar her cihaza en iyi şekilde uyum sağlayan, benzersiz ve optimize edilmiş Galaxy AI deneyimleri sunmaya kararlılıkla devam ediyoruz. Galaxy ekosisteminde sunulan Galaxy AI özelliklerinin günlük yaşamı nasıl iyileştirebileceğine dair özel bir bakış sunarken, Galaxy hayranlarına yeni olasılıklar dünyasını tanıtmaktan heyecan duyuyoruz.”

     

    Galaxy Deneyim Alanları, tatiller ve uzun seyahatlerin en yoğun olduğu yaz mevsiminde, seyahat eden, farklı Galaxy AI özelliklerinin her seyahati nasıl zenginleştirebileceğini keşfetmeye davet ediyor. Ziyaretçiler alanların içine girdiğinde Galaxy AI deneyimlerini keşfederken Galaxy AI platformunun inovasyonlarıyla seyahat etmenin yeni biçimlerini deneyimleme şansını yakalıyor. Bu özellikler, seyahat planlamasını ve organizasyonunu kolaylaştırarak üretkenliği artırmanın, en unutulmaz anları yakalamanın ve dil bariyeri olmadan iletişim kurmanın yeni yollarını sunuyor.

     

    Ziyaretçiler, belirli Galaxy Deneyim Alanlarında düzenlenen çeşitli programlara da katılabiliyor ve Galaxy cihazlarında en yeni Galaxy AI özelliklerini ilgi çekici deneyimlerle test edebiliyor. Dünya şehirlerindeki Galaxy Deneyim Alanları, tarih aralıkları ve açık adresleri ise aşağıdaki gibi:

     

    • Paris: 10 Temmuz’dan Ekim sonuna kadar CE 125, 125 Av. des Champs-Élysées, 75008 Paris, Fransa 
    • Berlin: 10 Temmuz-7 Ağustos tarihleri arasında Mall of Berlin, Leipziger Pl. 12, 10117 Berlin, Almanya
    • New York’ta: 10 Temmuz-7 Ağustos tarihleri arasında 500 Broadway, New York, NY 10012, ABD
    • Dubai: 11 Temmuz-7 Ağustos tarihleri arasında Mall of Emirates, Sheikh Zayed Road, Al Barsha 1, Dubai, Birleşik Arap Emirlikleri
    • Cakarta: 11 Temmuz-4 Ağustos tarihleri arasında Kota Kasablanka, Jl. Casablanca Raya Kav. 88, Cakarta Selatan 12870, Endonezya
    • Seul: 11 Temmuz-11 Ağustos tarihleri arasında The Hyundai Seoul,108 Yeoui-daero, Seul, Kore
    • Tokyo: 11 Temmuz-6 Ağustos tarihleri arasında Q front, 21-6 Udagawacho, Shibuya City, Tokyo 150-0042, Japonya

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • TECNO Navigasyonda Yeni Bir Çağ Başlatıyor!

    TECNO Navigasyonda Yeni Bir Çağ Başlatıyor!

    Yenilikçi teknoloji markası TECNO, Sahra altı Afrika, Güneydoğu Asya, Orta Doğu, Rusya ve Türkiye gibi pazarlarda belirli amaçlara yönelik, yüksek talep gören senaryolar için özel navigasyon çözümleri sunmayı amaçlayan, kendi geliştirdiği PinPoint Navigasyon Sistemi’ni tanıttı. Bu sistem, TECNO kullanıcılarına hassas ve kapsamlı bir navigasyon deneyimini garanti ediyor.

    TECNO PinPoint Nav System

    PinPoint Navigasyon Sistemi Teknik Lideri Li Cao, şunları söyledi: “PinPoint Navigasyon Sistemi, TECNO’nun en son teknolojiyi yerel pazarların ihtiyaçlarıyla bütünleştirme konusundaki kararlılığını simgeliyor. Küresel stratejilere sahip kullanıcı merkezli bir marka olarak, yerel tüketicilerimizin ihtiyaçlarını daha iyi karşılamak için yerel içgörüleri keşfetmeye ve en son teknolojileri geliştirmeye devam edeceğiz.”

    TECNO, viyadükler, tüneller, kanyonlar, dar sokaklar ve dağlık arazi gibi zorlu navigasyon senaryoları da dahil olmak üzere navigasyonda kullanıcıların sorun yaşadığı noktaları belirlemek için kapsamlı yurt dışı araştırmalarının ve testlerinin ardından, belirli yerel zorlukları ele almak için yedi yazılım algoritması ve yedi donanım çözümünü entegre ederek hedeflenen pazarlara özel gelişmiş navigasyon deneyimi sağladı.  

    Bu yaklaşım, yerel kullanıcıların ihtiyaçlarını etkin bir şekilde karşılayarak minimum sapma mesafesi, daha kısa konumlandırma süresi ve gelişmiş yerel adaptasyon gibi faydalar sağlıyor.

    1. Tüm Senaryolarda Doğrulanmış Bir Metrelik Minimum Sapma Mesafesi: GPS konumlandırma sapması genel bir zorluk oluştursa da, testlerle de doğrulandığı üzere sapma mesafesi 8 metre içinde kaldığı sürece kullanıcı memnuniyeti yüksek kalıyor. Birçok marka kullanıcılarına hassas konumlandırma sunmak için çaba gösteriyor, ancak karmaşık arazi koşulları nedeniyle genel olarak ortalama 8 metrelik bir sapma mesafesini kabullenmek zorunda kalıyorlar. TECNO PinPoint Navigasyon Sistemi, coğrafi konumları tam olarak belirleyebilen ve kullanıcıları olağanüstü bir hassasiyetle hedefledikleri yerlere yönlendirebilen son teknoloji merkezleme düzeyinde navigasyon sistemine sahip. Çeşitli senaryolarda yapılan kapsamlı saha değerlendirmeleri, TECNO PinPoint Navigasyon Sistemi ile donatılan ürünlerinin 1 metreye kadar düşen minimum sapma mesafeleri sergileyerek mükemmel bir performans gösterdiğini ortaya koydu. Vakaların %90’ında ürünler 5 metrelik konumlandırma doğruluğunu koruyarak tüketici deneyimini önemli ölçüde artırdı.  
    2. 0,7 Saniyede Hızlı Konum Edinimi: TECNO PinPoint Navigasyon Sistemi, navigasyon bilgilerinin hızlı bir şekilde güncellenmesini sağlayarak kullanıcıların hassas konumlandırma verilerini anında almasını sağlıyor. SUPL uyarlanabilir anahtarlama algoritması ile desteklenen bu sistem, konum başlatma hızını etkileyici bir şekilde 0,7 saniyeye düşürüyor. Bu başarı yeni bir endüstri standardı ortaya koyarak kıyaslamaları aşıyor ve rakiplerini üç kattan fazla geride bırakıyor. Mevcut endüstri normu olan 2,8 saniyeyi aşan TECNO’nun yenilikçi sistemi, sektördeki en hızlı konumlandırma hızını sunarak kullanıcıların en çok ihtiyaç duydukları anda navigasyon rehberliği almalarını sağlıyor.
    3. Lokal Ortamlarda Hassas Navigasyon: PinPoint Navigasyon Sistemi, dar şeritler veya tüneller gibi sinyallerin zayıf olduğu ortamların yanı sıra yüksek sıcaklıklar ve ekvatordaki iyonosferik parazitlerle karakterize edilen zorlu ortamlarda da sürekli ve doğru konumlandırma sağlıyor.  Yerel senaryolar için titizlikle optimize edilen sistem, Sahra altı Afrika, Güneydoğu Asya, Orta Doğu, Rusya ve Türkiye gibi önemli pazarlardaki saha testlerinde olağanüstü performans gösterdi. Son ölçümler de bu sonuçların altını çizer nitelikte: Tünellerde TECNO PinPoint Navigasyon Sistemi ile donatılmış ürünler yalnızca 0,4 metrelik minimum sapma mesafesi sergilerken, tipik bir yerleşim bölgesinde dar şeritlerdeki sapma yalnızca 0,2 metre.

    PinPoint Navigasyon Sistemi, TECNO’nun SPARK 20 Pro+, POVA 6 serisi ve yeni piyasaya sürülen CAMON 30 serisi ile uyumlu olarak geliyor.

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • İşletmeler için rekabetin anahtarı bulut bilişim ve büyük veri

    İşletmeler için rekabetin anahtarı bulut bilişim ve büyük veri

    Gerçekleştirdiği inovasyonlar ile geleceğin teknolojilerini yaratarak, tüm paydaşlarına rekabet güçlerini artıracak çözümler sunma misyonuyla hareket eden IAS, büyük veri alanında geliştirdiği iasDB ve caniasIQ ile işletmelerin bulut dünyasında iş süreçlerini daha çevik ve hızlı yönetmelerinin anahtarını sunuyor. 

    Her geçen gün artan verilerin üzerinde analiz yapmak için veri artık bir öz kaynağa dönüşmüş durumda. Şirketler bu önemli kaynağını yönetmek için özel araçlara ihtiyaç duymaktadır. CaniasERP ve IASDB sunduğu alt yapı ile gündelik ihtiyaçları özel kokpit ekranlar ve KPI’lar ile şirketin her adımını kolaylıkla izlemeye olanak sağlar. Ayıca IoT ve AI çözümlerinde kullanılmak üzere NoSQL verilerin yönetilmesine de olanak tanır. Stratejik karar verme aşamasında verileri uzun vadeli ya da bütünleşik yapıda inceleme ihtiyaçları ortaya çıktığında caniasIQ çözümü ile InMemory teknolojisi sayesinde istenilen bilgilere çok hızlı erişim sağlar. 

    Rakamlarla büyük veri dünyası

    Büyük veri dünyasının 2018-2023 yılları arasında ortalama yıllı yüzde 16 oranında büyüyerek 520 milyon dolarlık bir hacme ulaşacağını belirten IDC’ye göre bu büyüme eğilimi 2023-2027 yılları arasında da sürecek. Özellikle gelişen yapay zeka teknolojileriyle birlikte büyük veri tarafı daha da hız kazanmaya başladı. İşletmelerin sahip olduğu tüm verileri daha hızlı ve güvenli bir şekilde kullanılabilir, anlamlı veri setlerine dönüşmesini sağlayan yapay zeka araçları, bu sayede işletmelere altın değerinde bilgiler de sunmuş oluyor. 

    Konuya; ERP, yapay zeka ve büyük veri üçgeninden bakılacak olduğunda ise yine işletmeler için doğru verinin bulunup işlenerek müşteri faydasına dönüştürülmesi büyük önem taşıyor. Özellikle ana işi teknoloji olmayan işletmeler, bu teknoloji içinde boğulurken onlara ERP, yapay zekâ ve büyük veri üçgeninde sunacak ürün ve çözümler işlerini kolaylaştırmaktan öte geçip ana işlerine odaklanmalarını da sağlayacak.  

    Kolay ve hızlı kurulum

    caniasIQ ve iasDB’nin hazır gelen bir çok raporuna ek olarak gereksinimlere göre özelleştirilebilir bir yapısı olduğunu belirten IAS Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Can Karabiber, “Makine, cihaz ve sensörleriniz durmaksızın veri toplar ve bu da veri havuzunun her geçen gün büyümesine neden olur. Büyük veri, çeşitli performans analizleri için temel oluşturan ve karar alma sürecinde ihtiyaç duyacağınız verilerinizi, yapılandırmanıza, işlemenize, analiz etmenize yardımcı olur. Elinizde tutuğunuz büyük veriyi doğru biçimde süreçlerinize ve faaliyetlerinize entegre etmeniz, firmanıza büyük avantaj sağlar. Verilerinizi verimli şekilde kullanmanızı sağlayacak araçları firmanız için geliştirdik. Ürünlerimiz iasDB ve caniasIQ işletmelere, büyük ölçekli ve yüksek oranda erişilebilir kurumsal bilgi sistemlerini güvenli bir şekilde dağıtmaları için kaynaklar ve uzmanlık sağlıyor. Kolay ve hızlı kurulum özelliğiyle öne çıkan caniasIQ, müşteriler tarafından kullanılabilir ve performans ile operasyonel güvenilirliğe odaklanan çeşitli özellikler içerir. Yapay Zeka ve büyük veri alanlarında Canias’ın gelecekteki gelişmelerine tam olarak uyarlanan iasDB, ERP dünyasındaki son gelişmeler doğrultusunda Canias teknolojisinin gelişimini destekleyecek bir mimariye sahip” dedi.

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı