Kategori: Kültür Sanat

  • Olimpiyatlarda İnternete Bağlanacak mısınız? Dikkat: Paris'teki Açık Wi-Fi Ağlarının %25'i Güvenli Değil!

    Olimpiyatlarda İnternete Bağlanacak mısınız? Dikkat: Paris'teki Açık Wi-Fi Ağlarının %25'i Güvenli Değil!

    Analizler, bu ağların neredeyse %25’inin zayıf şifrelemeye sahip olduğunu veya hiç şifreleme kullanmadığını, bu durumun kullanıcıları kişisel ve bankacılık verilerinin çalınmasına karşı savunmasız hale getirdiğini ortaya koydu. Analiz edilen ağların sadece %6’sı en son WPA3 güvenlik protokolünü kullanıyor.

    Pandemi kısıtlamalarının kaldırılmasından bu yana düzenlenecek ilk yüz yüze yaz olimpiyat oyunları olan Paris Olimpiyatları’nın binlerce turisti çekmesi bekleniyor. Etkinlik sırasında Kaspersky’nin GReAT (Global Araştırma ve Analiz Ekibi) araştırmacıları, ziyaretçilerin karşılaşabileceği açık Wi-Fi ağlarının güvenliğini değerlendirme altına aldı.

    Araştırmacılar, Paris’teki popüler alanlar ve Olimpiyat mekanları* genelinde 47 bin 891 sinyal kaydını analiz ederek 24 bin 766 benzersiz Wi-Fi erişim noktası belirledi. Bu ağların dörtte birinin (%25) zayıf olarak şifrelendiği ya da herhangi bir şifrelemeye sahip olmadığı, bunun ciddi güvenlik zafiyetlerine neden olabileceği, kullanıcıları durdurma, şifre çözme ya da kırma saldırılarına karşı savunmasız hale getirebileceği tespit edildi.

    Buna ek olarak analize konu olan ağların beşte biri (%20) eski ve kolayca ele geçirilebilen bir algoritma olan WPS ile yapılandırılmıştı. Bu da söz konucu ağları veri kaybına neden olabilecek WPS saldırılarına karşı oldukça hassas hale getiriyor. Analiz edilen ağların yalnızca yüzde altısı en yeni WPA3 güvenlik protokolünü kullanıyor.

    Kaspersky GReAT META Araştırma Merkezi Direktörü Amin Hasbini, şunları söyledi: “Fransa’daki oyunlara hazırlanan sporcular gibi, siber suçlular da Paris’teki otellere, taraftarların vakit geçirdiği yerlere ve etkinliklere giden milyonlarca insan için sahte erişim noktaları kurarak, veri aktarımlarını engellemek ve manipüle etmek için meşru ağları tehlikeye atarak kötü bir hoş geldin sürprizi hazırladılar. Açık ve yanlış yapılandırılmış Wi-Fi ağları, şifrelerin, kredi kartı bilgilerinin ve diğer hassas kullanıcı verilerinin çalınmasını sağlaması nedeniyle suçlular açısından özellikle cazip bir ortam hazırlıyor.”

    Kaspersky VPN Secure Connection gibi Sanal Özel Ağlar (VPN) kullanmak, açık Wi-Fi ağlarına erişimde ekstra bir güvenlik katmanı sağlıyor. VPN, internet bağlantısını şifreleyerek cihaz ile internet arasında güvenli bir tünel oluşturma prensibiyle çalışıyor. Bu şifreleme tekniği, siber suçluların güvenli olmayan ağlarda bile verileri ele geçirmesini önlüyor. VPN ayrıca IP adresini maskeleyerek ve iletilen tüm verileri şifreleyerek, kişisel ve finansal bilgilerin halka açık Wi-Fi ağlarını kullanırken korunmasını sağıyor.

     

    Kaspersky uzmanları, halka açık Wi-Fi ağlarını kullanırken güvende kalmak için şunları öneriyor:

    • Halka açık Wi-Fi bağlantıları üzerinden hassas işlemler yapmaktan kaçının. Halka açık Wi-Fi ağındayken bankacılık veya diğer hassas hesaplara mümkün olduğunca erişmemeye dikkat edin.
    • Bağlandığınız ağı doğrulayın. Gerekirse ağı sunan kuruluşla iletişim kurup durumu teyit ederek bağlandığınız ağın yasal olduğundan emin olun.
    • Güvenlik duvarını etkinleştirin. Yetkisiz erişimi engellemek için cihazınızın güvenlik duvarını etkin hale getirin.
    • Güçlü parolalar kullanın. Her zaman güçlü, benzersiz parolalar kullanın ve ekstra güvenlik için iki faktörlü kimlik doğrulamayı etkinleştirin.
    • Yazılımlarınızı güncel tutun. En son tehditlere karşı korunmak için işletim sisteminizi, uygulamalarınızı ve antivirüs yazılımınızı düzenli olarak güncelleyin.
    • Dosya paylaşımını devre dışı bırakın. Yetkisiz erişimi önlemek için cihazınızda dosya paylaşımını ve AirDrop’u kapatın.

    Paris’te Wi-Fi güvenliği hakkında daha fazla bilgi edinmek için Kaspersky Daily sitesini ziyaret edin.

    *Analiz şu bölgelerde gerçekleştirilmiştir: Arc de Triomphe, Avenue des Champs-Élysées, Louvre Müzesi, Eiffel Kulesi, Notre Dame Katedrali, Seine nehrN, Trocadéro, Stade de France

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Acer Aspire Spin 14, Dokunmatik Ekranı, Dönüştürülebilir Kullanım Modlarıyla Mobil Kullanıcılara Çoklu Görevlerinde Destek Oluyor

    Acer Aspire Spin 14, Dokunmatik Ekranı, Dönüştürülebilir Kullanım Modlarıyla Mobil Kullanıcılara Çoklu Görevlerinde Destek Oluyor

    Aspire Spin 14 (ASP14-51MTN-701D), sahip olduğu hassas dokunmatik ekranı ve Acer Active Stylus kalemiyle yaratıcılığı en üst seviyeye taşıyor. 

    Acer Aspire Spin 14, dizüstü bilgisayar, çadır, ekran ve tablet modları arasında kolayca geçiş sağlamaya imkan tanıyan 360°hareket kabiliyetine sahip menteşesiyle yaratıcı görevleri başarıyla tamamlıyor, kullanıcının dilediği şekli alarak kullanım kolaylığı sağlıyor. 

    Windows 11’in Microsoft Copilot özelliği sayesinde kullanıcılar yapay zeka destekli görev yardımı ile yaratıcılıklarını ve üretkenliklerini artırırken Windows Copilot’a klavyede özel olarak atanmış tuş aracılığıyla hızlı ve kolay erişim sağlayabiliyor.

    İnce, Hafif ve Hassas Dokunmatik Ekranıyla Mobil Kullanıcıların Gözdesi  

    İnce ve hafif 360° menteşe tasarımı sayesinde kullanıcılar Acer Aspire Spin 14’ü çevirebiliyor, katlayabiliyor, döndürebiliyor ve çadır modunda kullanabiliyor. Cihazın 16:10 en-boy oranına sahip, Acer BlueLightShield™ teknolojili 14 inç WUXGA IPS hassas dokunmatik ekranı, Acer Active Stylus desteği sunduğu için yaratıcı işlerle uğraşan profesyonellere yönelik sınırsız ve zahmetsiz bir kullanım alanı da sunuyor. Wacom AES 2.0 teknolojili şarj edilebilir Active Stylus, doğal bir yazma ve çizim desteği sağlarken daha doğru ve hızlı girişler için 4096 basınç seviyesiyle daha fazla hassasiyet sunuyor. Tüm bu özellikleri Acer Aspire Spin 14’ün kullanıcılar için mükemmel bir tuval işlevi görmesini sağlıyor ve not almayı, çizim yapmayı ve diğer tüm çalışma süreçlerini kolaylaştırıyor. Aynı zamanda cihazlar arasında geçiş yapmak ya da harici ekranlar gibi bir cihazdan bir diğerine sorunsuzca bağlanabilmek için USB Type-C (Thunderbolt 4) ve HDMI 2.1 desteği de mevcut. 

    Kullanıcıyı Merkeze Alan Eşsiz Deneyim 

    Her göreve hazırlıklı olan Acer Aspire Spin 14, Intel® Core™ Ultra 7 150U işlemci ve 16 GB LPDDR5 bellek ve 512 GB M.2 SSD ile pek çok zorlu görevin altından kalkabilecek kapasiteye sahip. Acer Aspire Spin 14, üretkenliği daha da üst seviyelere taşıyabilmek için mobil cihazları kablosuz olarak PC’ye entegre etmeyi sağlayan Intel® Unison™’la birlikte geliyor. Öte yandan cihaz, klavyedeki tuş ile kolayca erişilebilen Windows Copilot sayesinde çalışırken, içerik oluştururken veya oyun oynarken kişiselleştirilmiş yanıtlar ve görevlerde yardımcı olmak için yapay zekanın gücünden yararlanarak daha fazla yaratıcılık ve üretkenlik sağlıyor. Acer’ın PurifiedVoice™ ve PurifiedView™ teknolojileri, video konferanslar, toplantılar ve hatta canlı yayınla streaming yapan kullanıcıların daimi destekçisi konumunda. PurifiedVoice™ arka plan gürültülerini minimuma indiren çift dijital mikrofonla net ve pürüzsüz bir ses iletişimini sağlarken 1080p web kameranın yararlandığı PurifiedView™, daha pürüzsüz ve canlı bir görünüm için arka plan bulanıklaştırma veya göz kontağını kullanıcıya göre sorunsuzca ayarlayabilme özellikleri gibi yapay zeka algoritmalarından yararlanıyor. Cihaz, kameranın yakaladığı görsellerdeki istenmeyen pürüzlü görünümü ise TNR teknolojisiyle çözüme kavuşturuyor. 

    Kullanıcı dostu bir deneyim için çok yönlü bir araç olan AcerSense™ tek bir dokunuşla sistemin kontrol edilebilmesine, yönetilebilmesine, pil ve performans alanlarındaki kullanım durumlarını öğrenmeye olanak tanırken, klavyenin üst kısmındaki AcerSense Tuşu bu arayüze anında erişim sağlıyor. 

    Çevreye Duyarlı Tasarım 

    Yüzde 100 geri dönüştürülebilir malzemeler ve FSC sertifikalı kağıt kullanılarak tasarlanan ambalajıyla Aspire Spin 14, yüzde 30’u geri dönüştürülmüş plastikten yapılmış arka kapağa sahip olduğundan geri dönüşüme katkı sağlıyor. Cihaz, hem Energy Star sertifikasına hem de EPEAT Silver kaydına sahip olmasıyla daha bilinçli bir tercih konusunda da öne çıkıyor.   

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Yeni özelliklerle zenginleştirilmiş OPPO A38 satışta

    Yeni özelliklerle zenginleştirilmiş OPPO A38 satışta

    33W SUPERVOOCTM hızlı şarj desteği, 50MP AI kamerası ve MediaTek Helio G85 işlemcisiyle güçlendirilen OPPO A38 kullanıcıların beğenisine sunuldu. OPPO’nun yeni modeli A38 5000mAh bataryası, 90Hz güneş ışığına dayanıklı ekranı ve Ultra Ses Modu gibi özellikleriyle üst düzey performans vaat ediyor.

    OPPO A38, MediaTek Helio G85 platformuyla güçlendirilmiş olup, 6GB RAM ve 128GB depolama kapasitesi sunuyor. Ayrıca yüksek performans için RAM Genişletme teknolojisini destekliyor. Cihazın ekranı, Yüksek Parlaklık Modunda 720 nit’e kadar parlaklık sağlayarak güneş ışığında bile içeriğin net bir şekilde görüntülenebilmesine imkan sağlıyor.

    OPPO A38’in işitme güçlüğü çeken kullanıcılar ve gürültülü ortamlar için özel olarak tasarlanan Ultra Ses Modu özelliği, herhangi bir bozulmaya neden olmadan sesi yüzde 300’e kadar artırabiliyor ve genel modda 81 dB’ye kadar yüksek ses seviyesi elde edebiliyor. Ayrıca yüzde 100 ses seviyesine kıyasla ortalama 4,7 dB daha fazla ses performansı ile sürükleyici bir ses deneyimi sunuyor.

    Portre Modunda ileri boyut

    Daha fazla ayrıntıyı yakalayan ve genel fotoğraf kalitesini iyileştiren 50MP AI Kamera ve 2MP derinlik kamerasıyla donatılan OPPO A38, düşük ışık koşullarında bile ayrıntıları koruyan piksel birleştirme desteğiyle net ve doğal görüntüler yakalayabiliyor. OPPO A38, nesneyi vurgulamak için arka planda etkileyici bokeh ışık noktaları sağlayarak Portre Modunu daha da ileri götürüyor ve düşük ışık koşullarında bile net, doğal ve parlak görüntüler çekme imkanı sağlıyor. 

    Güçlü batarya ve hızlı şarj ile enerji gün boyu bitmiyor

    Kullanıcıların en büyük sorunu olan pil sorununa çözüm getiren OPPO A38, 5000mAh bataryası ve 33W SUPERVOOCTM ile hızlı şarj özelliği sunarak günlük ihtiyaçları karşılarken, IP54 toz geçirmez ve IPX4 su geçirmez derecesiyle dayanıklılığı da ön planda tutuyor. 36 Aylık bir dizi zorlu testten geçirilen OPPO A38, 3 yıllık günlük kullanımdan sonra ortalama yüzde 10’dan daha az eskime oranı ile uzun süre sorunsuz deneyim sağlıyor. 

    Sarı ve siyah hiç bu kadar parlak olmamıştı

    Telefona şık ve modaya uygun bir görünüm kazandıran düz kenarlı bir orta çerçeveye ve ultra ince retro tasarıma sahip olan OPPO A38’in, Parlak Sarı ve Parlak Siyah olmak üzere iki renk seçeneği bulunuyor. Özel OPPO Glow tasarım tekniği kullanılarak tasarlanan A38, parmak izi tutmayan parıltılı detaylarla çift mat bir yüzey sağlıyor. 190 gr ağırlığa ve 8.16 mm kalınlığa sahip olan OPPO A38 günlük hayatta kullanıcılara kullanım kolaylığı sunuyor. 

     

    OPPO A38, Parlak Sarı ve Parlak Siyah renk seçenekleriyle tüm operatörlerde, perakende mağazalarında ve online alışveriş sitelerinde 8.499 TL tavsiye edilen fiyatıyla satışa sunuldu.

     

    OPPO A38 Teknik Özellikler

    Tasarım

    Kalınlık: yaklaşık 8.16mm

    Ağırlık: yaklaşık 190g

    Renk Seçenekleri: Parlak Sarı, Parlak Siyah

     

    Ekran

    Boyut: 6.56″ 

    Ekran Oranı: %89.8

    Çözünürlük: HD + (1612×720)

    Yenileme hızı: 90Hz

    Renk Gamı: %100 DCI-P3

    En Yüksek Parlaklık: 700nit (Yüksek Parlaklık Modunda)

    Gün Boyu Yapay Zeka Göz Konforu

     

    Güç

    MediaTek Helio G85 Platform

     

    Depolama

    6GB RAM + 128GB ROM

    1GB, 2GB, 4GB, 6GB RAM genişletmeyi destekler

     

    Kamera

    Arka: 50MP AI Kamera + 2MP Bokeh Kamera

    Ön: 5MP Ön Kamera

    Çekim Modu: 50MP Ultra Net Fotoğrafçılık, Portre Bokeh, Portre Rötuşu

     

    Batarya

    Pil: 5000mAh

    Hızlı Şarj: 33W SUPERVOOCTM, 75 dakikada %100

     

    Arayüz

    Android 13 tabanlı ColorOS 13.1

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Samsung DARK AND DARKER MOBILE oyunu için KRAFTON ile iş birliği yaptı

    Samsung DARK AND DARKER MOBILE oyunu için KRAFTON ile iş birliği yaptı

    Yapılan iş birliğinin kapsamına, optimizasyon iyileştirmelerine ek olarak gelişmiş Vulkan ve ışın izleme grafik teknolojilerinin uygulanması da dahil edildi.

     

    Samsung Electronics, Galaxy akıllı telefonlarda DARK AND DARKER MOBILE oyun deneyimini iyileştirmek amacıyla KRAFTON ile iş birliği yaptığını duyurdu. Samsung Electronics Mobil e-Deneyim İş Birimi Sistem Platformu Ar-Ge Grubundan Jungwoo Kim, iş birliğiyle ilgili olarak, “KRAFTON ile gerçekleşen bu iş birliği, DARK AND DARKER MOBILE oyununu oynayan Galaxy akıllı telefon kullanıcılarına daha heyecanlı ve sürükleyici bir oyun deneyimi sunacak. İleriye yönelik gerçekleştirilen teknik kapsamlı iş birliğimiz çerçevesinde, daha optimize bir oyun ortamı sunmayı planlıyoruz” dedi.

     

    Samsung ile KRAFTON, DARK AND DARKER MOBILE oyununun, 10 Temmuz’da Galaxy Unpacked 2024 etkinliğinde global olarak tanıtılan Galaxy Z Fold6 ve Galaxy Z Flip6 gibi en yeni Galaxy katlanabilir ve akıllı telefonlarda daha akıcı bir oyun deneyimi sağlamaya yönelik iş birliği gerçekleştirdi. Uygulama sürekliliği özelliğini de destekleyen yeni oyun, Galaxy Z Fold6 katlanıp açıldığında da devam edebiliyor ve Galaxy Z Fold6’nın geniş ekranında daha konforlu bir oyun deneyimini sunuyor. 

     

    İş birliği kapsamında, Samsung’un Vulkan 3D grafik teknolojisindeki uzmanlığı ile KRAFTON’un en yeni Unreal Engine teknolojileri birleştirilerek son derece gerçekçi ve sürükleyici grafikler ortaya çıkarıldı. İki şirket, Galaxy Z Fold6 ve Galaxy S24 Ultra dahil olmak üzere Galaxy akıllı telefonlarda en iyi oyun grafiklerini sunmak için ‘Ray Tracing’ gibi en yeni teknolojilerden faydalandı. Ayrıca, DARK AND DARKER MOBILE oyununu Galaxy akıllı telefonlarında oynayan kullanıcıların deneyimini daha ileri taşımak üzere Dolby Atmos ses efektleri de desteklenecek.

     

    KRAFTON ve Samsung, Kore ve dünyanın dört bir yanındaki kullanıcılara DARK AND DARKER MOBILE oyununu en yeni Galaxy akıllı telefonlarında herkesten önce oynama fırsatı sunuyor. Samsung Deneyim Mağazalarında sergilenen Galaxy Z Fold6’larda oyunu oynayan kullanıcılar, mobil oyunlarda grafiklerin ve sürükleyiciliğin geldiği en yeni seviyeyi bu DARK AND DARKER MOBILE özelinde deneyimleyebilecek.

     

    Bluehole Studio’da DARK AND DARKER MOBILE oyununun geliştirilmesinden sorumlu yapımcı olarak görev alan Joonseok Ahn ise şunları söyledi: “Samsung Electronics ile teknik iş birliği yapan geliştirme ekibimiz, DARK AND DARKER MOBILE’ı Galaxy Z Fold 6 gibi en yeni Galaxy akıllı telefonlar için optimize ederek konsol oyunu oynama hissini avcunuzun içine taşımak için çalıştı. Samsung Electronics ile başlayan yakın iş birliğini gelecekte de sürdürmeyi hedefliyoruz.”

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Siber güvenlik krizi sağlık sektöründe yaşansaydı neler olurdu

    Siber güvenlik krizi sağlık sektöründe yaşansaydı neler olurdu

    Peki aynı kriz sağlık sektöründe yaşansaydı neler olurdu? Sağlıkta siber güvenliğin önemini İstinye Üniversitesi (İSÜ) Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sedat Akleylek anlattı.

     

    Siber güvenlik önlemleri gittikçe dijitalleşen dünyada öne çıkan konuların başında geliyor. Eğitimden sağlığa, e-ticaretten güvenliğe pek çok sektörde siber güvenlik çalışmaları ivme kazanıyor. Özellikle sağlık sektöründe siber güvenlik önlemlerinin önemine dikkat çeken İstinye Üniversitesi (İSÜ) Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sedat Akleylek, sağlık verilerinin şifreli, kimliği doğrulanmış ve bütünlüğü sağlanmış bir şekilde tutulması gerektiğinin altını çizdi.

     

    “Sağlık verilerimiz kötü kişilerin eline geçseydi ne olurdu?” sorusunun cevabını örneklerle veren Akleylek, “Bu durumda, kişilerin kan tahlil sonuçları, röntgen sonuçları, kalıtımsal hastalık bilgileri, ameliyat bilgileri gibi kişiye özel olan sağlık bilgileri internet ortamında dolaşıma girerdi. Bu bilgileri gören kötü niyetli kişiler bunları aleyhinize kullanabilirdi. Bu şeker hastası olan birisinin çayına bol bol şeker atmaya benziyor. Farklı hastalıklara sahip kişiler izinleri olmadan afişe edilebilir. Başka bir örnek olarak, sağlık sigortası yaptırmak istediğiniz zaman sahip olmadığınız hastalıkların varmış gibi gösterilmesi poliçe bedellerini artıracaktır veya yanlış tedavi uygulanması durumunu ortaya çıkaracaktır. Bu bütünlük ile ilişkili bir durumdur. Bu sebeplerden dolayı, sağlık verilerinin güvenli bir saklanması ve sadece yetkili kişilere erişime açık olması büyük önem arz etmektedir.

     

    Aynı zamanda, sağlık merkezlerinde görevli ilgili çalışanlar sizinle ilgili verilere doğru ulaşamadığı taktirde, erişilebilirlik ve bunun sonucunda tedavinin gecikmesi veya uygulanamama problem ortaya çıkacaktır. Arşiv bilgisi olmadan hastaların kontrol edilmesi günümüzde başka sağlık problemlerini tetikleyebilir.

     

    Bilgi güvenliği önemli

     

    Bilgi güvenliği konusunda konuşan Prof. Dr. Sedat Akleylek, “Bir verinin güvenli bir şekilde saklanması, depolanması, paylaşılması, işlenmesi için gizlilik, bütünlük, kimlik denetimi, inkâr edememe, erişilebilirlik gibi kavramların sağlanması gerekiyor. Bu kavramların her biri sizden toplanan ya da paylaştığınız veya ürettiğiniz verinin güvenli kalacağını garanti eden özelliklerdir” dedi. 

     

    “Sağlık verileri siber güvenlik kavramlarını sağlayacak şekilde saklanmalı”

     

    Sağlık sektöründe bilgi güvenliğinin daha da önemli olduğuna dikkat çeken Akleylek, şöyle konuştu:

     

    “Eskiden kişisel sağlık verileri herkes tarafından erişilebilir durumdaydı. Her doktor benim sağlık verimi görebilir ya da her hastane çalışanı benim sağlık verime ulaşabilirdi. Siber güvenlik altyapısı olmadığı için başka bir sektörün çalışanı da bu bilgilere erişebilirdi. Ancak günümüzde bu mantığı terk ederken, siber güvenlik önemlerinin de arttığını görüyoruz. Çünkü sadece sağlık bilgileriniz  kullanılarak çok kötü durumlar ile karşılaşabilirsiniz. Örneğin, bir akciğer röntgeninin başkalarıyla paylaşılması sizin genetik hastalıklarınızdan tutun da kişisel sağlık verilerinize ilişkin çok fazla bilgiyi açığa çıkarır. O yüzden sağlık verilerinin sistematik anlamda siber güvenlik kavramlarını sağlayacak gizlilik, bütünlük, kimlik denetimi, erişilebilirlik gibi bileşenleri de kapsayacak şekilde saklanması, depolanması, paylaşılması gerekiyor.”

     

    “Paylaşımlar günümüz gizlilik kurallarına uygun bir şekilde yapılmalı”

     

    Prof. Dr. Akleylek, sağlık verilerinin nasıl saklanması gerektiğiyle ilgili de şu bilgileri veriyor:

    “Tahlil, röntgen sonuçları, önceki teşhisler gibi kişiye özel sağlık verilerinin arşivlenmesi ve bu arşivlere diğer sağlık personellerinin de erişmesi gereken durumlar olabiliyor. Ancak bu bilgilerin paylaşımı günümüz gizlilik kurallarına uygun bir şekilde olmalı. Aynı zamanda, bütünlük, erişim denetimi ve inkâr edememe üzerine farklı mekanizmalar bulunmalı. Sağlık verisinin en temel özelliklerinden biri kişiye özel olması ve kişinin izni olmadan kimseyle paylaşılamamasıdır. Buradan yola çıkarak, sağlık verilerinin depolama ortamlarında –günümüzde bulut olarak biliniyor– şifreli, kimliği doğrulanmış ve bütünlüğü sağlanmış bir şekilde tutulması gerekiyor.” 

     

    “Bir hastanın tüm sağlık verileri her sağlık çalışanı için yetkilendirilemez”

     

    Hastanın tüm bilgilerinin görülmesine gerek duyulmayan bir sistemin mümkün olduğunu belirten Akleylek, şunları söylüyor:

     

    “İlgili uzmanın bireyin tüm bilgilerini görme hakkı olmadığı sağlık durumları da bulunuyor. O yüzden, bir hastanın tüm sağlık verileri her sağlık çalışanı için yetkilendirilemez. Ancak, bazı hastalıkların daha önce geçirilmiş başka hastalıkların sonucu veya nedeni olduğu göz önüne alındığında tüm sağlık verilerine ihtiyaç kapsamında erişim ve yetki verilmesi anlamlı olacaktır. Böylece yetkilendirme, kimlik doğrulama ve şifreli sağlık verisi üzerinde yapılacak aramalar ile en doğru sonuca bireyin tüm sağlık verisi elde edilmeden de ulaşılabilir.”

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • The War Within'e Hazırlan, Genişleme Paketi Öncesi Güncellemesi Şimdi Oyunda!

    The War Within'e Hazırlan, Genişleme Paketi Öncesi Güncellemesi Şimdi Oyunda!

    The War Within’in genişleme paketi öncesi güncellemesi şimdi oyunda ve Azeroth’un Savaşçıları, güç kazanan Void’in güçleriyle yüzleşmek üzere dünyanın derinliklerine yapacakları yolculuk için son hazırlıklarına başladı!

     

    Bu, oyuncular 27 Ağustos TSİ 01.00’deki (erken erişim başlangıcı 22 Ağustos) küresel çıkışa yaklaşırken World of Warcraft’a büyük değişiklikler getiren iki güncellemeden ilki. Bugünün güncellemesiyle birlikte oyuncuları bekleyenler:

     

    • Yeni Özellik: Warband’ler
      1. Oyuncular, karakter yönetimini bir warband deposu, artık hesap genelinde olan başarımların ve itibarların miktarının artması, yeni bir karakter seçme ekranı ve daha fazlasını içerecek şekilde dönüştürecek, hesap genelinde değişiklikler görecekler!
    • Genişletilmiş Özellik: Uçuş
      1. Dragonflight’ta ejderha biniciliği olarak tanıtılan uçuş, bu sistemle kullanılabilecek binek sayısını artırıyor. Genişleme paketi ilerledikçe daha fazlası da gelecek
      2. Önceki uçuş sistemi artık sabit uçuş olarak ifade ediliyor
    • Sınıf Dengeleme ve Değişiklikler
      1. Çıkıştan sonra seviye atlama deneyimi sırasında kullanılabilecek Kahraman Talent’larından önce, sınıflar ve uzmanlıklar için tüm yeni ayarlamalar ve değişiklikler oyuncuların keşfine hazır olacak 
    • Dragonflight, temel aboneliğe dâhil edildi
      1. Genişleme paketi öncesi güncellemesinden önce Dragonflight artık bağımsız bir genişleme paketi teklifi olarak sunulmayacak ve temel aboneliğe geçecek 
      2. Ayrıca yeni ve geri dönen oyuncular için daha önce Battle for Azeroth olan varsayılan 10-70. seviye atlama genişleme paketi, Dragonflight olarak güncellendi.

     

    Genişleme paketi öncesi güncellemesinin ikinci kısmı 30 Temmuz’da geliyor:

     

    • Yeni Etkinlik: Radiant Echoes
      1. Azeroth’un anılarıyla yüzleş ve warband koleksiyonuna eklemek üzere yeni öğeler satın almak için Residual Memory’ler kazan
      2. Bu etkinlik, The War Within’e sahip olup olmadıklarına bakılmaksızın 10-70. seviye arasındaki tüm oyunculara açıktır.

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • MediaMarkt yeni mağazasını İskenderun'da açıyor

    MediaMarkt yeni mağazasını İskenderun'da açıyor

    İskenderun Park Forbes’te geniş satış alanı ve son teknoloji ürün yelpazesiyle tüketicilerle buluşacak olan yeni mağaza Look & Feel konseptinde tasarlandı. 

    Geniş ürün yelpazesiyle teknolojiseverlere konforlu alışveriş keyfi sunan MediaMarkt, İskenderun Park Forbes’teki 1.819 metrekarelik yeni mağazasının açılışını 25 Temmuz Perşembe günü gerçekleştirecek. MediaMarkt yeni mağaza açılışlarıyla Türkiye’nin farklı illerinde son teknoloji geniş ürün yelpazesini deneyimin ön planda olduğu fiziksel mağazalarında tüketicilerle buluşturmaya devam ediyor. MediaMarkt’ın Türkiye’de açtığı mağaza sayısı, İskenderun’daki yeni mağazayla birlikte 99’a ulaşırken, mağazada çalışacak 28 personelin 14’ü kadınlardan oluşuyor. 

    MediaMarkt’ın yeni İskenderun mağazasında, akıllı telefonlardan kulaklıklara, akıllı saatlerden bilgisayar ve tabletlere, elektrikli ev aletlerinden beyaz eşya, televizyon, ses sistemleri ve oyun konsollarına kadar birçok kategoride binlerce ürün tüketicilere sunulacak. MediaMarkt ayrıca 25-26 Temmuz tarihlerinde mağaza açılışına özel olarak seçili ürünlerde avantajlı fırsatlarla bir açılış kampanyası düzenliyor.

    25-26 Temmuz tarihlerinde geçerli olacak açılışa özel kampanya kapsamında;

    • Apple Macbook Air M1 Dizüstü Bilgisayar – 23.999 TL’den
    • Apple Watch SE GPS+Cellular 40mm Akıllı Saat – 7.999 TL’den
    • Apple Airpods Pro 2. Nesil Kablosuz Kulaklık – 7.499 TL’den
    • Apple iPhone 13 128GB Akıllı Telefon – 35.499 TL’den
    • Philips 55PUS8508 55 inç 4K Smart LED TV – 17.999 TL’den 
    • HP Victus I5 Dizüstü Bilgisayar – 26.999 TL’den
    • Apple iPad 10. Nesil 64GB Tablet – 12.999 TL’den
    • Samsung Galaxy S23FE 256GB Akıllı Telefon – 22.499 TL’den 
    • Epson EcoTank L3210 Yazıcı – 3.999 TL’den
    • Huawei Watch GT3 46mm Akıllı Saat – 3.999 TL’den
    • DeLonghi Magnifica Evo Tam Otomatik Kahve Makinesi – 16.499 TL’den satışa sunulacak.

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • NVIDIA DLSS 3 ve NVIDIA Reflex ile Geliştirilen, Yazın En Sıcak Oyunlarıyla Serinleyin

    NVIDIA DLSS 3 ve NVIDIA Reflex ile Geliştirilen, Yazın En Sıcak Oyunlarıyla Serinleyin

    Şimdi NVIDIA DLSS 3 ve Işın İzleme özellikleriyle donatılan bu oyunda oyuncular, Japon esintileriyle bezenmiş çarpıcı grafiklerin ve ultra duyarlı oynanış deneyimi için NVIDIA Reflex’in keyfini çıkarabilecekler. Tüm bunlara buradan göz atabilirsiniz. Diğer NVIDIA DLSS 3 Frame Generation ve NVIDIA Reflex özellikli oyunlar arasında Marvel Rivals yer alıyor. Kapalı Beta sürümüne erişimi olanlar bugünden itibaren 5 Ağustos’a kadar oyundan keyif almaya başlayabilirler.

    Hotta Studio’nun yakında çıkacak açık dünya RPG oyunu  Neverness to Everness, Işın İzleme ve NVIDIA DLSS desteği eşliğinde piyasaya sürülecek. Oyunun ön izlemesi için duyuru fragmanına bakabilirsiniz. Hız tutkunu olanlar için F1® Manager’ın en son sürümü, NVIDIA DLSS 2 ile şimdi geliştirilmiş F1® yönetimine yeni bir derinlik seviyesi getiriyor. Arkadaşlarınızla takım kurarak maceraya atılmayı tercih ediyorsanız, şimdi NVIDIA DLSS 2 desteğiyle sunulan hardcore fantezi zindan macera oyunu Dark and Darker’ın mistik ve karanlık zindanlarında bir yolculuğa çıkabilirsiniz.  

    Havalar sıcak, ama oyun dünyası bu yaz daha da ısınacak! Trepang 2 için 25 Temmuz’da çıkacak olan Bladekisser DLC’sine hazır olun! Bu aksiyon dolu FPS genişleme paketi, tümü NVIDIA DLSS 2 ile geliştirilmiş yeni görevler, silahlar ve savaş haritaları içeriyor. Nasıl göründüğüne fragmandan göz atabilirsiniz.

    FINAL FANTASY™ XIV Online evreni, yeni Dawntrail genişleme paketinin piyasaya sürülmesiyle daha da genişledi ve NVIDIA DLSS 2’nin dahil edilmesi sayesinde artık en yüksek çözünürlüklerde ve ayrıntı seviyelerinde keyfini çıkarabileceğiniz çok sayıda yeni içeriği beraberinde getirdi. Siz de FINAL FANTASY™ XIV Online: Dawntrail resmi benchmark uygulamasını indirilebilir ve NVIDIA DLSS 2’yi kullanarak performansınızı zirveye taşıyabilirsiniz. Bu yeni benchmark, oyunculara bilgisayarlarının FINAL FANTASY™ XIV Online: Dawntrail’i çalıştırma yeteneğini test etme şansı veriyor. Böylece oyunu çalıştırma becerilerinizi test etme ve gerekirse yüksek kare hızında, yüksek doğrulukta bir deneyim sağlamak için yükseltme yapma şansı buluyorsunuz. GeForce RTX bilgisayar veya dizüstü bilgisayar kullanıyorsanız Ayarlar > Grafik Ayarları 1 > Grafik Yükseltme bölümüne gidin ve görüntü kalitesinden ödün vermeden performansınızı hızlandırmak için NVIDIA DLSS’yi etkinleştirin. Benchmark ve PC sıralama sistemi hakkında daha fazla bilgiyi buradan edinebilir, FINAL FANTASY™ XIV Online dünyasına 70. seviyeye kadar ücretsiz ve oyun süresi kısıtlaması olmadan oynayabileceğiniz ücretsiz deneme sürümüyle giriş yapabilirsiniz.

    Daha fazla bilgi ve güncelleme için bizi izlemeye devam edebilir, RTX ile geliştirilmiş 500’den fazla oyun ve uygulamanın tam listesine buradan ulaşabilirsiniz.

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Dijital ödemelerde rahatlığın keyfini güvenle çıkarın

    Dijital ödemelerde rahatlığın keyfini güvenle çıkarın

    Bankacılık uygulamaları, dijital cüzdanlar, çevrimiçi ödemeler ve kripto para birimleri gibi inovasyonlar, finansal işlemleri her zamankinden daha hızlı ve daha erişilebilir hale getirirkenşimdiye kadar hayal bile edilemeyen her türlü fırsatın önünü açıyor.

    Ancak bu kolaylığın bir de dezavantajı bulunuyor. Dijital finans uygulamaları, dijital suçlara karşı savunmasız kalabiliyor. Kaspersky uzmanları, dijital ortamda finansal işlemler yaparken güvenli deneyimler yaşamak için akılda tutulması gereken güvenlik hususları hakkında tavsiyelerde bulunuyor.

    Finansal kimlik avı

    Finansal kimlik avı, tehdit ekosisteminde önemli bir yer tutmaya devam ediyor. Kaspersky’nin araştırmasına göre bu tür tehditler 2023 yılında dünya genelinde kurumsal kullanıcılara yönelik tüm kimlik avı saldırılarının %27’sini, ev kullanıcılarına yönelik saldırıların %30’unu oluşturdu. Kimlik avı saldırıları genellikle siber suçluların alıcıları harekete geçmeye ikna etmek için tasarlanmış sahte e-postalar veya kısa mesajlar hazırlamasıyla başlıyor. Bu e-postalar genellikle meşru iletişimleri taklit ediyor ve kimlik bilgilerini toplamak, kötü amaçlı yazılım yüklemek veya yetkisiz işlemler başlatmak için tasarlanmış sahte web sitelerine veya kötü amaçlı eklere bağlantılar içeriyor. Bu nedenle hesap bilgilerini paylaşmadan veya dijital ödeme yapmadan önce bilgileri iki kez kontrol etmeniz ve resmi web sayfalarına veya uygulamalara gitmeniz tavsiye ediliyor.

    Bankacılık Truva atları

    Siber suçlular, Bankacılık Truva atlarını yasal uygulamalar kılığında gizliyor ve bu yolla kötü amaçlı URL’ler içeren kimlik avı metin mesajlarına veya üçüncü parti uygulama mağazalarındaki kötü amaçlı uygulamalara bağlantılar göndererek insanları bunları yüklemeye ikna ediyor. Bu nedenle uygulamaları yalnızca Google Play Store, Apple App Store ve benzeri resmi mağazalardan indirmeye dikkat etmek gerekiyor.

    Truva atı bulaşan cihazda bankacılık uygulaması başlatıldığında, Truva atı bankacılık uygulaması yerine bankacılık uygulamasının arayüzünü kaplayacak şekilde kendi arayüzünü görüntülüyor. Kullanıcı kimlik bilgilerini girdiğinde de kötü amaçlı yazılım bu bilgileri çalıyor. Ancak para çalma sürecinin kritik bir aşaması var, o da iki faktörlü kimlik doğrulamanın bir parçası olarak banka tarafından gönderilen tek seferlik şifreleri içeren SMS’leri ele geçirmek. Bu nedenle kullanıcıların SMS’e erişim izni isteyen tüm uygulamalara karşı dikkatli olmaları şart.

    Güvenli olmayan bağlantı

    Uygun güvenlik sağlanmadığı takdirde, bilgisayar korsanları ödeme bilgilerine aktarım sırasında da erişebilirler. Çoğu dijital cüzdan bu tehdide karşı şifreleme kullanırken, tüketiciler çevrimiçi banka hesaplarına giriş yapmak için güvenli olmayan halka açık Wi-Fi’leri kullanmamalı, bunun yerine 4G bağlantısı ve VPN kullanmalıdır.

    Cihaz hırsızlığı veya kaybı

    Bir telefon, tablet veya bilgisayar çalındığında, suçlular bu cihazlarda yer alan hassas finansal bilgilere erişebilir. Bu nedenle, bir kişinin cihazlarını ve ayrıca finansal uygulamalarını benzersiz şifrelerle kilitlemesi çok önemlidir.

    Bu önlemleri alsanız dahi, bankanızdaki bildirimleri etkinleştirmeniz ve banka kartı ve hesap hareketlerini dikkatle izlemeniz tavsiye edilir. Bilgisayar korsanları her zaman önemli miktarda para çalmaya veya yüksek değerli bir ürün satın almaya çalışmazlar. Bunun yerine, fark edilmemek için küçük miktarlarda işlemleri uzun bir süre boyunca devam ettirerek de zarara neden olabilirler. Bu nedenle şüpheli bir faaliyet tespit ettiğiniz anda bankanızı uyarın.

    Kaspersky Orta Doğu, Türkiye ve Afrika Tüketici Kanalı Başkanı Seifallah Jedidi, şunları söylüyor: “Dijital ödemeler, temassız işlemlerin faydalarının büyük olmasına bağlı olarak daha da gelişecek. Online alışverişlerin, mobil paranın ve diğer dijital işlemlerin güvenli bir şekilde yapılmasını sağlamak, temel siber güvenlik uygulamalarına dikkat edilmesine bağlıdır. Para transferlerinin yapıldığı her türlü cihaza bir siber güvenlik çözümünün yüklenmesi, cihazların düzenli olarak taranması, işletim sistemi ve uygulamalar için yazılım güncellemelerinin hazır olduklarında yüklenmesi ve SMS erişimi gibi önemli işlevler için uygulama izinlerinin kontrol edilmesi gibi. Genel güvenlik adına en iyi uygulamaları benimsemek, sizi iyi bilinen bir web sitesinin veya uygulamanın sahte bir sürümüne yönlendirebilecek kötü amaçlı bir bağlantıya yanlışlıkla tıklamak gibi risklerden korur.”

    Online ödeme yaparken Kaspersky Premium gibi tam kapsamlı bir güvenlik yazılımı kullanmak da büyük önem taşıyor. Bu güvenlik kiti, özellikle güvenli finansal işlemler ve çevrimiçi satın alımlar sağlamak için tasarlanmış Safe Money adlı bir özellik içeriyor. Safe Money ile kullanıcılar hem paralarının hem de kişisel verilerinin tamamen korunduğunu bilerek güvenle online alışveriş ve bankacılık yapabilirler.

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Turkcell ve Ericsson'dan Geleceğin Geniş Bant İhtiyaçlarına Yönelik Yeni Bir İş Birliği

    Turkcell ve Ericsson'dan Geleceğin Geniş Bant İhtiyaçlarına Yönelik Yeni Bir İş Birliği

    Ericsson (NASDAQ: ERIC) ve Turkcell, mobil şebekelerdeki iletim kapasitesini artırmaya yönelik yeni spektrum çözümlerini değerlendirmek için iş birliği yapmaya başladıklarını duyurdu. Bu çalışmalar, 5G ve 6G gibi yeni nesil teknolojilere odaklanarak mobil iletişim alanında daha yüksek verimlilik ve hız sağlamayı amaçlıyor. İş birliğinin bir parçası olarak iki şirket, mevcut E-band’e göre  1,5 kat daha geniş bir spektrum kullanımını olanaklı kılan W-band çözümünün ilk denemesini başarıyla gerçekleştirdi. W-band kullanımı sayesinde, mobil şebeke iletim kapasitesinde iki kattan fazla bir artış sağlanacağı öngörülüyor.

    Ericsson ile birlikte gerçekleştirilen W-band denemesi, Turkcell’in mobil ana taşıyıcı kapasitesini önemli ölçüde artırarak, yoğun veri aktarımı gerektiren bağlantı ve kullanım senaryolarında müşteri deneyimini daha da iyileştirebilecek fırsatlar ortaya koyma potansiyeline sahip. W-band çözümleri, 100 GHz’den daha yüksek frekansları kullanma imkânı sunması sayesinde 100 Gbps’ye kadar aktarım hızını mümkün kılıyor. Bu da Turkcell’e daha düşük maliyetle daha iyi hizmet sunma, kullanıcıları için daha fazla değer yaratma ve ayrıca yeni iş ve gelir fırsatlarına erişim imkanı sağlıyor.

    92 – 114.5 GHz arası çalışan W-band gibi milimetrik (mmWave) dalga bantları, daha yüksek kapasite ve daha iyi müşteri deneyiminin yanı sıra, daha düşük enerji tüketimi ve karbon ayak izi sağladığı için sürdürülebilir bir çözüm olarak kabul ediliyor. Milimetrik bantlar, mevcut ana taşıyıcı spektrumunu genişleterek, Turkcell’in 4G, 5G ve gelecekte kullanıma girecek diğer yüksek performanslı mobil geniş bant servislerini sunmasını kolaylaştıracak.

    Turkcell Şebeke Teknolojilerinden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Prof. Dr. Vehbi Çağrı Güngör, konuyla ilgili şunları söyledi: “Turkcell olarak sürekli inovasyon ve mükemmelliğin sınırlarını zorluyoruz. Ericsson ile gerçekleştirdiğimiz W-band denemesi, mobil ana taşıyıcı kapasitesinde sürekli artan talebi karşılamak için atılan büyük bir adım. Bu sayede yalnızca müşterilerimize sunduğumuz deneyimi daha da iyileştirmekle kalmayacak, aynı zamanda yeni iş fırsatlarıyla gelirimizi de artırma fırsatı yakalayacağız.”

    Ericsson Türkiye Genel Müdürü Işıl Yalçın da konuyla ilgili şu değerlendirmede bulundu: “Bu iş birliği, müşterilerimize daha iyi deneyim sunma fırsatı sağlarken verimlilik ve sürdürülebilirlik açısından da daha yüksek performans sağlayacak. W-band geniş bant servislerine olan talebi karşılamak için önemli bir çözüm olarak, 100 GHz üzeri spektrum kaynaklarına erişerek artan talebin karşılanmasına yardımcı olacaktır. Turkcell ile W-band gibi yenilikçi iletim çözümlerini deneyimleyerek, 5G ve ötesi teknolojilerin evrimine öncülük etmeyi hedefliyoruz.”

    Ericsson, 1994 yılından beri Turkcell’e mobil iletişim sistemleri sağlıyor. Şirket, Turkcell’in mevcut ve gelecekteki iş ve teknik gereksinimlerini karşılamak için sürekli olarak ürün ve çözümler sunmaya devam ediyor. W-band teknolojisinin gelişmesiyle birlikte Ericsson bu alanda ekipman tedariği, demolar, testler, kullanım senaryoları ve performans değerlendirme hizmeti vermeye başlayacak.

    Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı