Blog

  • Enerjisa Üretim’den yenilenebilir enerjiye 1000 megavatlık dev yatırım

    Enerjisa Üretim’den yenilenebilir enerjiye 1000 megavatlık dev yatırım

    Enerjisa Üretim ve Enercon arasında 1000 megavatlık türbin alımı için imzalar atıldı:

     

    Türkiye’nin öncü özel sektör elektrik üretim şirketi Enerjisa Üretim, yatırım planlarında önceliklendirdiği yenilenebilir enerji alanında tarihi bir adım atarak YEKA 2 ihalelerinin tamamını kapsayan 1.000 megavatlık rüzgâr enerjisi yatırımını gerçekleştirmek için Enercon ile anlaşma imzaladı. Enerjisa Üretim ve Enercon arasında yapılan anlaşma kapsamında Enerjisa Üretim’in toplam 1.2 milyar dolar yatırımla hayata geçireceği yerli ve yenilenebilir santral yatırımları, Türkiye’nin şebekesine 1.000 megavat ek kapasite kazandıracak. 5 yıl içerisinde Çanakkale, Aydın, Balıkesir ve Muğla’da üretime başlayacak santrallerin hem yatırımını hem de işletmesini üstlenen Enerjisa Üretim, bu yatırımların hayata geçmesiyle Türkiye’nin en büyük temiz enerji üreticisi konumunu güçlendirecek. 

     

    Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın 20 bin MW’lık rüzgar enerjisi santrali hedefi doğrultusunda gerçekleştirilen YEKA 2 ihalesi kapsamında Enerjisa Üretim’in yapacağı toplam 1.2 milyar dolar tutarındaki 1.000 megavatlık rüzgar enerjisi santrali yatırımı, 7 Ekim 2022 Cuma günü Enerjisa Üretim CEO’su İhsan Erbil Bayçöl, Enerjisa Üretim CFO’su Mert Yaycıoğlu ve Enercon CEO'su Dr Jürgen Zeschky’nin attığı imzalarla resmen başladı. Türkiye’nin farklı bölgelerindeki 21 santralde, 5 farklı teknolojiyle ve 3.607 megavat kurulu güçle enerji üreten Enerjisa Üretim, Enercon ile imzalanan 1.000 megavatlık yatırım anlaşmasıyla birlikte rüzgardaki nihai hedefi olan 1.500 megavat kapasiteye de erişmiş olacak. Proje, yerli ve yenilenebilir enerji ve ekipman üretimi, istihdam, yetişmiş insan kaynağı, rüzgar ekosisteminin gelişmesi gibi farklı yönlerden Türkiye Ekonomisine katkı sunacak.

     

    Yerli ekipman üretimiyle Türkiye kazanacak

    Şartnamede yer alan yüzde 55 yerlilik koşulunu yerine getiren yatırım, Türkiye’nin yerli ve yenilenebilir enerji üretimini artırmanın yanı sıra ülke ve bölge ekonomisine önemli katkılar sunacak. Anlaşma kapsamında alımı gerçekleşen türbinlerin jeneratörleri, kuleleri ve kanatları İzmir’de üretilecek. Yeni yatırım anlaşmasıyla Türkiye rüzgar ekosistemi yerel üretimle tedarik edilecek ekipmanlara kavuşacak. Yapılacak santraller ayrıca ülke ve bölge ekonomisine katkının yanı sıra istihdam ve yetişmiş insan kaynağının gelişmesine de hizmet edecek. Tüm projelerin mühendislikten geliştirmeye, izin süreçlerinden türbin ve ekipman imalatlarına ve inşaat sürecine toplamda on bine yakın kişiye istihdam yaratması bekleniyor. Hayata geçecek yeni projeler bu yönüyle yenilenebilir enerji alanında uzman çalışanların yetişmesi için fırsat da yaratacak. Halihazırda rüzgar santralleri konusunda dünyaya hizmet sunan Türkiye’nin bu projeyle birlikte uluslararası yetkinliği de artacak.

     

    Rekabetçi elektrik fiyatı gelecek

    Yeni yatırım Türkiye’ye elektrik üretim maliyetleri ve fiyatlama yönünden de önemli avantajlar getirecek. Projenin halihazırda dalgalanmalar nedeniyle 200 dolar/mWh üzerinde seyreden elektrik üretim maliyetlerini ve alım fiyatlarını da daha rekabetçi bir noktaya taşıyacağı öngörülüyor. Ek kapasitenin devreye girmesiyle YEKA 2 ihalesinde belirlenen Aydın bağlantı bölgesi için 45,6 dolar /mWh, Muğla bölgesi için 40 dolar /mWh, Balıkesir bölgesi için 35,3 dolar /mWh, Çanakkale bölgesi için 36,7 dolar /mWh alım fiyatları geçerli olacak. 

     

    Türkiye çevre dostu üretimle enerji ihraç edecek 

    Proje Türkiye’nin temiz enerji ve 0 karbon hedefleri açısından da önemli bir rol üstleniyor. Paris Anlaşması çerçevesinde dünyanın gündeminde olan karbon yönetimi, sürdürülebilirlik, temiz enerji gibi başlıklarda Türkiye’yi hedeflerine yaklaştıracak olan yatırım Türkiye’nin halihazırda 50GW düzeyindeki yenilenebilir enerji kapasitesini 1.000 megavat birden artırarak ekonomik gelişmenin yanı sıra çevresel yönden de değer üretecek. Yeni santrallerden elde edilecek üretim aynı zamanda Türkiye’nin enerji ithal eden konumdan enerji ihraç eden konuma taşınması hedefi açısından da önemli bir mesafe kat edilmesini sağlayacak. Sınırda karbon ihracatının da güvencesi olacak proje ile devreye girecek 1.000 MW’lık yenilenebilir enerji üretimi yıllık yaklaşık 2.2 milyon ton karbon emisyonunun önüne geçilecek. 

     

    Enerjisa Üretim CEO’su İhsan Erbil Bayçöl, yenilenebilir enerji yatırımlarının küresel ölçekte büyük bir ivme kazandığını belirterek, “Türkiye’nin hem ekonomik hem de çevresel hedefleri açısından temiz enerji yatırımlarını hızla artırmaya ihtiyacı var. Bu kapsamda devletimizin yıllar önce başlattığı atılım çerçevesinde, yenilenebilir enerjideki güçlü potansiyeli kullanmak üzere yatırımları hızla hayata geçirmeye devam ediyoruz. Enerjisa Üretim olarak yatırımda ve üretimde sektöre öncülük eden bir konumdayız. Yalnızca yatırım ve üretimle değil insan kaynağının gelişimi, sürdürülebilirlik ve teknoloji açısından da sektöre katkı üretmeye çaba gösteriyoruz. YEKA 2 ihalesi kapsamındaki toplam 1.000 megavatlık rüzgar enerjisi yatırımını üstlenmenin gururunu ve mutluluğunu yaşıyoruz. Bunu yalnızca sektör adına değil ülkemizin ve insanımızın geleceği adına aldığımız önemli bir sorumluluk olarak görüyoruz. Mevcut üretimimizin yüzde 56’sı yerli ve yenilenebilir enerji kaynaklarından elde ediliyor. 1.2 milyar dolarlık bu yatırımla rüzgardaki nihai kurulu güç hedefimiz olan 1.500 megavata yaklaşmış olacağız. Projenin hayata geçişiyle birlikte aynı zamanda Türkiye’nin en yüksek kurulu güce sahip temiz enerji üreticisi konumumuzu güçlendireceğiz.  Bu yatırımın en önemli katkılarından biri yerli ekipman üretimiyle ülke ekonomisi, istihdam ve yetişmiş insan kaynağına önemli katkılar sunacak olması. Ayrıca maliyet ve fiyatların yanı sıra enerji ithalatından uzaklaşıp enerji ihraç eden bir ülke konumuna gelmemiz açısından da çok önemli bir rol üstlenecek. Ayrıca rüzgar türbini ekosistemi yurt dışına türbin ekipmanı temin etme gücünü de artıracak. Enercon ile bu kapsamda imzaladığımız bun anlaşma çok uzun vadeli ve kapsamlı bir ortaklığın ilk adımıdır. İş birliğimizin dijitalleşmeden uzaktan takibe ve farklı bölgelerde yenilenebilir enerji çözümleri sunmaya açılan bir yelpazede gelişeceğini umuyoruz. Başta Bakanlığımız ve Enercon yöneticileri olmak üzere sürece katkı sunan herkese teşekkür ediyor, ülkemiz için hayırlı, uğurlu olmasını diliyorum” dedi.

     

    Enerjisa Üretim CFO’su Mert Yaycıoğlu ise yenilenebilir enerji yatırımlarının Türkiye ekonomisi ve sürdürülebilir enerji politikaları açısından çok önemli olduğunun altını çizerek, “İklim krizi ve karbonsuzlaşma konusunda küresel bir değişim söz konusu ve dünya genelinde bu alanda alınan önlemler ve yatırımlar hızla artıyor. Türkiye, Paris İklim Anlaşması'nı onaylamasıyla birlikte belirlediği 2053 yılı için net sıfır emisyon hedefi doğrultusunda dönüşüm yol haritasını da buna göre şekillendiriyor. Bu amaçla ülkemizin enerji politikalarında ve gelecek hedeflerinde köklü bir değişim ve yatırım maratonu başlatıldı. Yapılan 1.000 megavatlık rüzgar enerjisi anlaşmasıyla bu atılımın bugüne kadarki en büyük adımını atmış olduk. Kurulacak yeni santraller çok farklı yönleriyle ülkemize ve dünyamıza fayda sağlayacak. Yıllık enerji üretimi kapasitemizi yerli üretimle ve tümüyle yenilenebilir kaynaklarla 1.000 MW artırmış olacağız. Yatırımlar, ekipman üretiminin de önemli ölçüde Türkiye’de gerçekleşmesi sayesinde hem enerjide dışa bağımlılığın azaltılmasına hem bölgede ekonomik hareketliliğin artmasına hem de döviz ikamesine cari açığın kapatılmasına doğrudan katkı sunacak. Bu yatırım aynı zamanda sürdürülebilir kalkınma ve temiz enerji üretimi hedeflerine de doğrudan hizmet edecek ve daha sağlıklı ve sürdürülebilir bir geleceğe zemin hazırlayacak. Geleceğimiz açısından çok kritik gördüğümüz bu yatırımı gerçekleştirmenin gururunu yaşıyoruz. Taşıdığımız sorumluluğun bilinciyle hem enerjide hem de sürdürülebilirlikte ülkemizi geleceğe taşıyacak çalışmalara ve yatırımlara ara vermeden devam etme kararlılığındayız” şeklinde konuştu.

     

    Enerjisa Üretim ve Enercon 1.000 megavat ile sınırlı olmayan iş birliğini başlatıyor

    Enercon CEO'su Dr Jürgen Zeschky şunları söyledi: “Bu anlaşmanın imzalanmasından çok memnunuz. Şirketlerimiz, yenilenebilir enerjiler ve enerji geçişi konusunda aynı kararlılığı paylaşmaktadır. Türkiye'de güvenilir, krizlere dayanıklı, sürdürülebilir ve ekonomik bir enerji arzına hep birlikte önemli katkı sağlayacağız. Enerjisa ile uzun vadeli, güvenilir bir ortaklık için sabırsızlanıyoruz.”

     

    Enercon CCO Ulrich Schulze Südhoff şunları ekledi: “Enercon, Yeka 2 projeleri için seçilen üretici olmaktan gurur duyuyor. Rüzgar türbinlerimiz 'sınıfının en iyisi' olarak tanınmakta ve Türkiye'deki sahalarda son derece güvenilir oldukları kanıtlanmıştır. Türkiye kara rüzgar pazarında uzun bir geçmişe sahibiz ve sektörün öncülerinden biriyiz. Bu türbin tedarik anlaşması, üretim ve tedarik zincirimiz için hedef pazar olarak Türkiye'nin küresel düzeyde bizim için taşıdığı önemi de vurgulamaktadır. Ülke gelecekte de temel pazarlarımızdan biri olmaya devam edecek.

     

    Enercon Orta Asya,Orta Doğu ve Afrika Bölgesi Genel Müdürü Arif Günyar, “Enercon, son 25 yılda Türkiye'de Satış, Proje Yönetimi, Servis, Üretim ve Tedarik Zinciri ile istikrarlı bir şekilde iz bırakmıştır. Enerjisa ile birlikte Türkiye'de enerji dönüşümünde yeni bir sayfa açmayı dört gözle bekliyoruz. Bu anlaşmayı mümkün kılmak için geçtiğimiz haftalarda çok çalışan tüm ekibimize teşekkür etmek istiyorum. Bu, ekipteki herkesin son derece gurur duyabileceği, Türkiye'ye bağlılığımızın inanılmaz bir kilometre taşıdır.”

    Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

  • 667 bin ziyaretçi ağırlayan Adana Lezzet Festivali’nde 261.500 kg et tüketildi

    667 bin ziyaretçi ağırlayan Adana Lezzet Festivali’nde 261.500 kg et tüketildi

     180 dönümlük alanda gerçekleştirilen ve Türkiye’nin en büyük gastronomi festivali olan 6. Uluslararası Adana Lezzet Festivali, üç gün boyunca yurt içi ve yurt dışından 667 bin ziyaretçi ağırladı. Kentin tüm dinamiklerinin birlik ve beraberlik içinde çalışarak hayat verdiği festival, 3 gün boyunca Adana ekonomisine ciddi katkı sundu. Birbirinden farklı yüzlerce ürün ve lezzetin sunulduğu festivalde, 261.500 kg et, 196.800 litre şalgam tüketildi. Hem ziyaretçi hem de tüketim anlamında rekorları alt üst eden festival, bir kez daha kent ekonomisine katkısını da gözler önüne serdi. 

     Adana Valiliği’nin öncülüğünde Adana Büyükşehir Belediyesi, ilçe belediyeleri, odalar ve sivil toplum kuruluşları iş birliğiyle 7-8-9 Ekim tarihlerinde düzenlenen 6. Uluslararası Adana Lezzet Festivali, üç gün boyunca lezzet şölenine sahne oldu. Mangal ateşini Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu, Adana Valisi Süleyman Elban, Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, ilçe belediye başkanları, siyasi parti, odalar, sivil toplum kuruluşlarının temsilcilerinin yaktığı festival, 3 gün boyunca şehirde lezzet patlaması yaşattı. 50’yi aşkın yerli ve yabancı şef ile gastronomi dünyasına yön veren 200 konuğun ve lezzet meraklılarının da coşkusuna ortak olduğu Uluslararası Adana Lezzet Festivali, bu yıl da ülke ve dünya gündemine oturdu. Tamamen Adanalılık ruhuyla bir araya gelen kentin tüm dinamikleri festival coşkusuna ortak oldu.

    667 bin ziyaretçi ağırlayan Adana Lezzet Festivali’nde üç gün boyunca gastronomi şöleni yaşandı. Lezzet Festivali’nin ilk gününde festival mangal ateşi töreniyle, gastronomi konferanslarıyla, çeşit çeşit lezzetlerle, renkli etkinliklerle bol bol eğlenen Türkiye’nin dört bir yanından gelen konuklar, yeni tatlar keşfederek keyifli zamanlar geçirdiler. Sadece bölgeden ve ülkemizden değil, dünyanın çeşitli ülkelerinden gelen misafirler, 3 gün boyunca Adana’da hem Adana’nın muhteşem güzelliklerini keşfetti hem de Adana’nın yöresel lezzetlerini tatma fırsatı buldu.

     Bu yıl  ‘Geçmişten Geleceğe Miras: Mutfak’ temasıyla yapılan Adana Lezzet Festivali'nde, kente özgü Adana Kebabı, analıkızlı çorbası, mumbar ve şırdan dolması gibi lezzetlerin de aralarında bulunduğu tam 140 çeşit yemek, yerli ve yabancı turistlere tanıtıldı. Adana’ya ciddi ekonomik katkısı olan, şehir ekonomisine geçtiğimiz yıl 150 milyon TL katkı sağlayan festivalin, bu yıl kent ekonomisine tam iki kat gelir sağladığı öngörülüyor. Sadece festival alanında 261.500 kg et, 196.800 litre şalgam tüketilirken kentte istihdamı artıran ve ekonomik bir hareketlilik sunan festival, bu yıl da esnafın yüzünü güldürdü.

     Adana gastronomisini tanıtmak ve dünya gastronomi turizminden pay almayı amaçlayan Adana, bu sene 6’ncısını gerçekleştirdiği festival ile önemli bir tanıtım çalışmasını da gerçekleştirmiş oldu. 3 gün boyunca yerli ve yabancı basın kuruluşlarının haberlerine yer verdiği ayrıca sosyal medya fenomenlerinin de paylaşımı ile 3 gün boyunca Türkiye gündemine oturan Adana Lezzet Festivali, çok ciddi bir algı yarattı. Festival, Somer Sivrioğlu, Mehmet Yalçınkaya, Danilo Zanna, Türev Uludağ, Ebru Baybara Demir Sahrap Soysal, Arda Türkmen gibi gastronomi dünyasının yıldızlarını da ağırlarken bu sene festival kapsamında Adana’ya gelen ünlü tarihçi İlber Ortaylı da dikkatlerin bölgeye çekilmesinde etkili oldu.  

     

     Coca-Cola’nın Platin, Öztiryakiler’in Ana Mutfak, Lassa’nın Etkinlik Sahnesi Sponsoru olduğu festivalde, Cihangir Kebap&Kaburga, Komili, Doğanay, Optimum, Levent Börek, Kütahya Porselen, Pirge, Tostçu Mahmut, Anavarza Bal, Madenci ve Beta Tea sponsor olarak yer alıyor. Uluslararası Adana Lezzet Festivali’nin düzenlenmesine destek veren kurum ve kuruluşlar ise şöyle; Kültür ve Turizm Bakanlığı, Adana Valiliği, Adana Büyükşehir Belediyesi, Çukurova Üniversitesi, Seyhan Belediyesi, Yüreğir Belediyesi, Sarıçam Belediyesi, Çukurova Belediyesi, Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı, Çukurova Kalkınma Ajansı, Adana Sanayi Odası, Adana Ticaret Odası, Adana Ticaret Borsası, Adana Hacı Sabancı Organize Sanayi Bölgesi, Adana Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği, Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED), Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB), Çukurova Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (ÇUKTOB), Turizm, Restoran Yatırımcıları ve Gastronomi İşletmeleri Derneği (TURYİD), Çukurova Gazeteciler Cemiyeti, Adana Lokantacılar ve Kebapçılar Odası (ALKO), Adana Aşçılar ve Pastacılar Derneği (ADAPAD), Çukurova Aşçılar Derneği, Akdeniz Aşçılar ve Pastacılar Federasyonu (AKAPAFED), Türkiye Aşçılar Federasyonu (TAFED) ve Tüm Aşçılar ve Pastacılar Konfederasyonu (TAŞPAKON).

    Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

  • Danfoss’un Türkiye, Orta Doğu, Afrika Bölgesi İklimlendirme Çözümleri segmentinin liderliğini Mert Kalafatoğlu üstleniyor

    Danfoss’un Türkiye, Orta Doğu, Afrika Bölgesi İklimlendirme Çözümleri segmentinin liderliğini Mert Kalafatoğlu üstleniyor

    Danfoss’un Türkiye, Orta Doğu, Afrika Bölgesi İklimlendirme Çözümleri segmentinin liderliğini Mert Kalafatoğlu üstleniyor 

     

    İklimlendirme, motor kontrol sistemleri ve güç çözümleri alanlarında hizmet veren Danfoss’ta üst düzey bir atama gerçekleşti. Danfoss Türkiye İklimlendirme Çözümleri Satış Direktörü ve Genel Müdürü Mert Kalafatoğlu, Danfoss Türkiye, Orta Doğu, Afrika İklimlendirme Çözümleri Kıdemli Satış Direktörü olarak atandı. 

     

    Danfoss, stratejik hedefleri doğrultusunda üst düzey bir atamaya imza attı. 2022 yılı itibarıyla Danfoss İklimlendirme Çözümleri Türkiye Satış Direktörlüğü, Danfoss Türkiye Genel Müdürlüğü ve DAF Enerji Genel Müdürlüğü görevlerini üstlenen Mert Kalafatoğlu, ekim ayı itibarıyla Danfoss Türkiye, Orta Doğu ve Afrika İklimlendirme Çözümleri Kıdemli Satış Direktörü olarak atandı. TMA ve Orta Asya bölgesinde bulunan ülkelerin iklimlendirme çözümleri segmentine liderlik edecek olan Kalafatoğlu, aynı anda Danfoss Türkiye Genel Müdürlüğü ve DAF Enerji Genel Müdürlüğü görevlerini de sürdürecek.

     

    “Bölge olarak cesur ve iddialı bir büyüme hedefimiz var”

    Danfoss Türkiye, Orta Doğu ve Afrika İklimlendirme Çözümleri Kıdemli Satış Direktörü Mert Kalafatoğlu: " Karbon nötr bir gelecek için var gücüyle çalışan bir ekibe liderlik edeceğim için çok mutluyum. Türkiye, Orta Doğu ve Afrika bölgemizin iklimlendirme alanında büyük bir potansiyeli var. Biz de bu potansiyeli karşılayabilecek durumdayız. Bölge olarak cesur ve iddialı bir büyüme hedefimiz var. Statejilerimize ve birlikte çalıştığım ekibime güvenim tam. Segmentimizin bölgemizdeki ve sektörümüzdeki çıtasını birlikte yükselteceğiz" dedi.

     

    Mert Kalafatoğlu kimdir? 

    1978 doğumlu Mert Kalafatoğlu, İstanbul Erkek Lisesi’nin ardından makina mühendisliği eğitimini İstanbul Teknik Üniversitesi’nde tamamladı. Kariyer hayatına 2002 yılında satış mühendisi olarak Isısan’da başlayan Kalafatoğlu, 2007 itibarıyla Bosch Termoteknik firmasında Türkiye ve Almanya’da hem ulusal hem de uluslararası görevlerde yer aldı. 20 yıllık kariyer hayatı boyunca lojistik, tedarik zinciri, satış ve pazarlama yönetimi alanlarında uluslararası şirketlerde çalışan ve işletme yönetiminin çeşitli alanlarında deneyim sahibi olan Mert Kalafatoğlu, 2019’da Danfoss Türkiye Soğutma Segmenti Satış Direktörü olarak atandı. 2021 yılında Danfoss İklimlendirme Çözümleri Türkiye Satış Direktörü görevine getirildi.  

    Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

  • Sıfır Atık Festivali’ne geri sayım sürüyor

    Sıfır Atık Festivali’ne geri sayım sürüyor

    Kocaeli Büyükşehir’in ‘’Daha azıyla daha çok dünya’’ sloganıyla hayata geçireceği Sıfır Atık Festivaline sayılı günler kaldı

     

    Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin 14-16 Ekim tarihlerinde Kocaeli Kongre Merkezi’nde düzenleyeceği Sıfır Atık Festivali için geri sayım devam ediyor. 

    Dünyanın geleceği için söyleyecek sözü olanların katkı sunacağı festival kapsamında 15 Ekim Cumartesi günü ünlü karikatürist Varol Yaşaroğlu ile televizyonlarda Türkiye’ye yemek yapmayı sevdiren şef Mehmet Yalçınkaya minimalist yaşamın ipuçlarını verecek.

     

    DAHA AZIYLA DAHA ÇOK DÜNYA

    Büyükşehir’in ‘’Daha azıyla daha çok dünya’’ sloganıyla kurguladığı Sıfır Atık Festivalinde israfın önlenmesini, kaynakların daha verimli kullanılması, atık oluşumunun engellenmesi veya minimize edilmesi gibi konular ele alınacak. Festivalde atığın oluşması durumunda ise kaynağında ayrı toplanması ve geri kazanımının sağlanması konuları da uzmanları tarafından işlenecek. Ayrıca atıksız yaşamlar kurgulamak, çözümün bir parçası olmak ve gelecek nesillere daha yaşanılabilir bir dünya bırakmak için ne yapılabilir konuları uzmanlar tarafından masaya yatırılacak.

     

    DOĞAN AKDOĞAN VE MEHMET ŞEF

    Büyükşehir, Sıfır Atık Festivali’ni döngüsel ekonominin “azalt, yeniden kullan ve dönüştür” ilkeleri üzerine inşa etti. TRT’ye hazırladığı Sıfır Atık Belgeseliyle dikkat çeken oyuncu ve televizyoncu Doğan Akdoğan da, festivalin kurumsal yüzü oldu. Kongre Merkezinde 15 Ekim Cumartesi günü saat 13.00’te festival yüzü Doğan Akdoğan ile özellikle atıksız mutfak konusunda atölyeler düzenleyen Mehmet Yalçınkaya, Akçakoca Oditoryumunda talk show tadında bir sohbet gerçekleştirecek.

     

    VAROL YAŞAROĞLU–KRAL ŞAKİR

    Yine aynı gün Geri Dönüşüm filmiyle en çok izlenenler arasına giren, çocukların çok sevdiği Kral Şakir’in yapımcısı Varol Yaşaroğlu da çocuklara yönelik iki çizim atölyesi yapacak. Ünlü karikatürist Varol Yaşaroğlu’nun saat 11.00 ve 15.00’teki atölye programları da Akçakoca Oditoryumunda olacak.

    Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

  • KuCoin 5. yıl dönümüne özel NFT etkinliği düzenliyor

    KuCoin 5. yıl dönümüne özel NFT etkinliği düzenliyor

    Global kripto para borsası KuCoin 5. yıl dönümüne özel olarak düzenlediği etkinliklere devam ediyor. Borsanın bu kapsamda düzenlediği etkinliklerin başındaysa NFT etkinliği geliyor. KuCoin, 5. Yıla Özel Sınırlı Sayıda NFT etkinliğiyle kullanıcılarına büyük avantajlar sunuyor.

     

    Dünyanın önde gelen kripto para borsalarından KuCoin, kuruluşunun 5. yılını kutluyor. Borsa bu kutlamalara özel birçok etkinlik duyurdu. Bu etkinliklerden bir tanesi de 5. Yıla Özel Sınırlı Sayıda NFT etkinliği. KuCoin, etkinlikle birlikte Hediye Paketlerini kullanıcılarıyla buluşturuyor. Bunlardan herhangi birine sahip olmak kullanıcılara Windvane Launchpad'de whitelist şansı verecek. Kullanıcıların sahip oldukları her NFT de şanslarını artıracak. 

     

    KuCoin’in düzenlediği 5. Yıla Özel Sınırlı Sayıda NFT etkinliğinde Hediye Paketleri, Süper Nadir (SR) ve Süper Süper Nadir (SSR) olmak üzere iki farklı nadirlik seviyesi ve beş tasarımdan oluşuyor. Bu NFT’lerden herhangi birine sahip olmak katılımcılara Windvane Launchpad'de whitelist’e girme şansı sağlıyor. 

     

    5. Yıla Özel Sınırlı Sayıda NFT etkinliği 3 tur ve ödül çekilişinden oluşuyor. İlk turu sona eren etkinliğin 2. turunda 1.700 NFT satılacak. SSR NFT alma şansının yüzde 12 olduğu turda, kayıtlı kullanıcıların rastgele seçilmesiyle bir whitelist oluşturulacak. Ayrıca, yapılacak seçim sonucunda sınırlı sayıda kullanıcı ücretsiz olarak mintleme yapabilecek.

     

    KuCoin’in 5. yılını kullanıcılarıyla kutlamak amacıyla düzenlediği Sınırlı Sayıda NFT etkinliği 2 bölümden oluşuyor. Etkinlik 1’de 5 NFT’ye sahip olanlar arasından rastgele seçilecek bir şanslı kişi 3.000 dolarlık ödülün sahibi olacak. Etkinlik 2’de ise kutlama özelinde herhangi bir NFT’ye sahip olan ve 15-22 Ekim 2022 tarihleri arasında Windvane'de bir öge listeleyen toplam 500 kullanıcı; Windvane Launchpad Whitelist, Marjin Faizsiz Kupon, Vadeli İşlemler Deneme Fonu, Vadeli İşlemler İndirim Kuponu, Bot Komisyonu İndirim Kuponu, 2.000 USDT’lik ödül havuzundan pay ve KuCoin Yıl dönümü değerli taşları gibi ödüllerin sahibi olacak.

    Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

  • Bodrum Cup’ta Çökertme Rüzgarı

    Bodrum Cup’ta Çökertme Rüzgarı

    Genç neslin yelken sporu ile tanışması, koyların ve denizlerin korunması gibi önemli etkinliklere imza atan The Bodrum Cup tarafından bu yıl 34’üncü kez düzenlenecek #maviyegüçkatıyoruz temalı yelken festivalinde Çökertme rüzgarı esecek.

     

    Bu yıl 34’üncüsü düzenlenecek The Bodrum Cup’a Çökertme etabıyla 2. kez dahil olmaya hazırlanan Milas Belediyesi; güneşi, denizi, rüzgârı, coşkuyu, heyecanı, umudu birleştirecek organizasyonda yer almanın heyecan ve gururunu yaşıyor.

     

    GERİ SAYIM BAŞLADI…

    15-22 Ekim tarihleri arasında gerçekleşecek 34. The Bodrum Cup’ın Tanıtım Toplantısı, Bodrum Amerikan Hastanesi’nde düzenlendi. Milas Belediyesi’nin Çökertme etabıyla bu yıl 2. kez dahil olacağı Akdeniz’in en büyük yelken festivali öncesi düzenlenen tanıtım toplantısına, Milas Belediye Başkanı Muhammet Tokat ve Özel Kalem Müdürü H. Arda Varol da katıldı.

     

    “MİLAS’IN ADI MAVİLİKLERDE DALGALANACAK”

    Tanıtım konuşmasında yaptığı konuşmada, 1989 yılından bu yana deniz meraklılarına ve profesyonel yat mürettebatına yelkenciliği öğretip benimsetmek için çalışmalarına yön veren Bodrum Cup’ın Çökertme etabına katılmanın heyecan ve coşkusunu yaşadıklarını belirten Milas Belediye Başkanı Muhammet Tokat, “Böylesine önemli bir etkinlikte yer alıp, festivalin tamamlayıcısı olmak, logomuzu maviliklerde dalgalandırmak bizler için gurur vericidir. Bu yıl Çökertme’nin 2. kez etaplar arasında yer almasında emeği geçen tüm kıymetli isimlere yürekten teşekkür ediyorum.” dedi.

     

    “BODRUM-MİLAS KARDEŞLİĞİ PERÇİNLENECEK”

    Milas’ın 18 Ekim Salı günü Bodrum-Çökertme, 19 Ekim Çarşamba günü ise Çökertme-Kissebükü etaplarıyla The Bodrum Cup’ta yer alacağını belirten Başkan Tokat, “Aslında oluşturmaya çalıştığımız Bodrum-Milas kardeşliğinin perçinlenmesi ve içinin daha fazla doldurulması anlamında bu organizasyonda yer almamız büyük önem taşıyor. Şimdiden organizasyonda emeği geçen tüm paydaşlara teşekkür eder, tüm yarışmacılara başarılar dileriz.” dedi.

    Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

  • Cognitiwe, 4 kıtada 30 müşteriye ulaştı

    Cognitiwe, 4 kıtada 30 müşteriye ulaştı

    Cognitiwe öngörüye dayalı görsel yapay zeka platformu, Türkiye ve Avrupa’daki ofisleriyle ilk yılında 4 kıtadan 30 müşteriye ulaşarak, küresel oyuncu olma hedefinde önemli yol katetti. 500’den fazla veri setini eğiterek, yüzde 97 doğruluk payı ile 20 milyondan fazla öngörüde bulunan Cognitiwe, Avrupa pazarındaki kapsamını genişletmek ve Amerika pazarına açılmak amacıyla tohum yatırım turuna çıktı. 

     

    2021 yılında Attila Algan ve Mete Bayrak tarafından kurulan Cognitiwe, aldığı ilk yatırımın ardından Milano ve Tallinn ofislerini de açarak, öngörüye dayalı görsel yapay zeka platformunu ilk yılında ulusal ve küresel müşterilere ulaştırma, ürünlerini tanıtma ve yeni ortaklıklar geliştirme konusunda  önemli bir yol katetti. Perakendede alanında Migros ve MAF Carrefour, üretim sektöründe ise TofaşBorusan Mannesmann ve MEXT (Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası Teknoloji Merkezi) gibi yerel ve uluslararası müşterilere hizmet veren Cognitiwe, 4 kıtadan 30 müşteri ile farklı seviyelerde iş birlikleri ve projeler yürütüyor. 

     

    Perakende ve üretim sektörlerine odaklanarak ürünlerini müşterilerle buluşturmaya başladıklarını belirten Cognitiwe Kurucu Ortağı Attila Algan “Ürünlerimizin faydaları, maliyetlerin düşürülmesinden operasyonel mükemmellikteki artışa kadar değişiklik gösteriyor. Bu yıl içinde mevcut ve pilot projelerimizde yüzde 97 gibi büyük bir doğruluk payı ile 20 milyondan fazla öngörüde bulunduk. Bu süreçte 500’den fazla veri setini eğitirken, 53 bin hatayı da tespit etmeyi başardık” dedi. 

     

    Cognitiwe ürünleriyle temiz teknoloji sektöründe öne çıkıyor

    Dünyada ilk kez süpermarketlerdeki taze sebze-meyvelerin anlık takibini sağlayarak, gerçek zamanlı içgörü ve tahminleriyle sürdürülebilirliği ve verimliliği destekleyen Cognitiwe, dünya genelinde süpermarketlerde yüzde 14 olan taze sebze-meyve israfını, kendi müşterilerinde yüzde 10’a çekmeyi hedefliyor. 

     

    Perakende sektöründeki müşterilerine raf yerleşim takibi ve dolandırıcılık tespiti konularında da destek sağlayan Cognitiwe, ürünlerin planogram uyumunda yüzde 25 artış, rafta ürün bulunmama oranın da ise yüzde 35 azaltma sağladı. Mağaza içindeki anlık takiplerle, e-ticaret tarafını da destekleyerek online market siparişlerinde eksik olan ürünlerde de yüzde 40 oranında önemli bir azalma sağlayan Cognitiwe, perakende müşterilerine verdiği tüm hizmetlerle birlikte genel satışlarda yüzde 1’den fazla artış olmasını da sağladı. 

     

    Üretim sektöründe de kendi geliştirdiği yapay zeka algoritmaları ile üretim hattındaki hataları tespit edip, çevresel değerlerle birleştirerek sorunlar oluşmadan önce uyarıda bulunabilen Cognitiwe, bu sayede müşterilerine malzeme, zaman ve enerji tasarrufu sağlayarak, sürdürülebilirlik hedeflerini destekliyor. 

     

    Temiz teknoloji sektörüne getirdiği yenilikçi bakış açısıyla, Türkiye’nin yanı sıra Avrupa'daki yapay zekâ girişimleri arasında da öne çıkmayı başaran Cognitiwe, son olarak daha sürdürülebilir bir gelecek inşa etme hedefiyle girişimcileri, yatırımcıları, sektörü ve hükümetleri ortak bir inovasyon zemini oluşturmak için bir araya getirren Nordic Cleantech Open yarışmasında, 25 finalist arasına seçildi. 

     

    Yapay zeka algoritmaları sorunları oluşmadan engelliyor

    Tüm dünyanın gündeminde olan iklim, gıda ve enerji krizlerini aşmak için her zamankinden daha fazla yapay zekaya ihtiyaç duyulduğunun altını çizen Cognitiwe Kurucu Ortağı Mete Bayrak “Özellikle perakende ve üretim sektörlerinin sürdürülebilirliğe katkı sağlayabilmek için görsel yapay zekayı giderek daha fazla kullandığını görüyoruz. Süreç optimizasyonu ile ilgili TÜBİTAK projemizde paydaşlarımız olan Koç Üniversitesi ve TOFAŞ’la birlikte hareketli üretim bantlarındaki verimlilikte yüzde 8 iyileşme yakalayabileceğimizi gördük. Otomotiv sektöründeki bir üretim tesisinde montaj hattı başına aylık 300 bin Euro tasarrufa ulaşmayı hedefliyoruz” dedi. 

     

    Ek bir donanım yatırımına ihtiyaç duyulmuyor

    Türkiye için KVKK, Avrupa Birliği içinse GDPR ile uyumlu çalışan Cognitiwe’nin geliştirdiği ürünlerin tümü, herhangi bir ek donanım yatırımına ihtiyaç duymadan, mevcut IP kameralarla çalışabiliyor. 

     

    TechOne VC liderliğinde StartersHub, Startup Wise Guys ve EGIAD Melekleri’nin dahil olduğu tohum öncesi yatırım turunda 605 bin dolar yatırım alarak Milano ve Tallinn ofislerini açan Cognitiwe, 2023 yılı sonuna kadar tüm dünyadan her boyutta müşterinin kendi kendine rahatlıkla kullanabileceği bir SaaS platformu haline gelmeyi hedefliyor. Cognitiwe, Avrupa pazarındaki kapsamını genişletmek ve Amerika pazarına açılmak amacıyla şu anda tohum yatırım turuna devam ediyor.  

    Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

  • İstiklal Harbi Sergisi Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet NURİ Ersoy’un Katılımıyla Açıldı

    İstiklal Harbi Sergisi Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet NURİ Ersoy’un Katılımıyla Açıldı

    HİSART Canlı Tarih Müzesi tarafından Kurtuluş Savaşı’nın 100. yıldönümü, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 99. yıldönümünde nedeniyle düzenlenen “İstiklâl Harbi” sergisi, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un katılımıyla AKM'de açıldı.

     

    T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından düzenlenen Beyoğlu Kültür Yolu Festivali kapsamında, Hisart Canlı Tarih Müzesi koleksiyonlarından derlenen eserler dahilinde hazırlanan ‘İstiklâl Harbi’ sergisi 10 Ekim’de Atatürk Kültür Merkezi Türk Telekom Opera Salonu Alt Fuayesi’nde ziyaretçiyle buluştu.

     

    Küratörlüğünü Nejat Çuhadaroğlu’nun, Proje Koodinatörlüğü ve Sergi Editörlüğünü Ömer Çalşimşek’in yaptığı serginin açılışı Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, eşi Pervin Ersoy ve çok sayıda davetlinin katıldığı törenle gerçekleştirildi. Sergideki eserleri inceleyen Bakan Ersoy, Çanakkale Savaşı ve Kurtuluş Savaşı gibi tarihi olayları ele alan sergilerin önemini vurgulayarak, “Öğrencilerin burayı gezmesi, o günkü şartları hissetmesi önemli. Unutulmaması gereken anlar. Bunlar, görsel efektlerle çok daha etkili oluyor. Çok güzel minyatürler ve birebir kopyalar yer almış. Dönemin giysileri, silahları ve savaş koşulları çok güzel canlandırılmış. Başarılı bir sergi oldu" dedi.

     

    Hisart Canlı Tarih Müzesi Kurucusu ve diorama sanatçısı Nejat Çuhadaroğlu da “İstiklal Harbi" sergisinin Milli Mücadele'nin 100. yılı olması dolayısıyla çok anlamlı ve özel olduğunu belirterek, şöyle konuştu:

     

    “Önemli bir mekanda Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın desteğiyle bir sergi açmak çok onur verici. Şu ana kadar yapılmış olan en geniş kapsamlı, en zengin sergi olduğunu düşünüyorum. Çünkü burada sayısız objenin dışında, canlandırmalar, dioramalar, sayısız orijinal fotoğraf var. Bu eserlerin büyük bir kısmı da ilk kez ziyaretçileriyle buluşuyor, ilk kez bu sergi için hazırlandı. Bu açıdan çok önemli. 100. Yıl önce gerçekleştirilen Milli Mücadele’nin hissedilmesi açısından da önemli.”

     

    30 Kasım 2022 tarihine kadar ziyarete açık olacak olan sergide, Hisart Canlı Tarih Müzesi’nin Kurtuluş Savaşı dönemine ait koleksiyonlarında yer alan tamamen orijinal eserler ve İstiklâl Harbi’nin canlandırıldığı dioramalar görülebiliyor. Sergide ayrıca dönemin askerlerinin orijinal üniforma ve ekipmanları, fotoğraf ve belgeler, yağlı boya tablolar, objeler ve canlandırmalardan oluşan yüzlerce parça sergileniyor. Cumhuriyet’in kuruluşu yolunda Mustafa Kemal Atatürk’ün askerî dehasını ve Türk halkının destansı mücadelesini yansıtan sergi ile özellikle gençlerin ve çocukların Kurtuluş Savaşı mücadelesinden ilham alması ve milli bilinç duygularının güçlendirilmesi hedefleniyor.

    Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

  • E-İhracat için Yeni Devlet Destekleri

    E-İhracat için Yeni Devlet Destekleri

    E-ihracatı teşvik etmek amacıyla yeni devlet destek programı, yurtdışında yeni pazarlara girmek isteyen şirketlere yurtdışı pazaryerleri ile entegrasyon, komisyon bedeli ve tanıtım konularında destek sunmaktadır. Devlet destekleri konusunda danışmanlık veren İnovakademi ve dijital pazarlama konusunda uzman olan Multiligo, e-ihracat firmalarına destek sağlamak üzere güçlerini birleştirdi.

     

    İnovakademi Genel Müdürü Gökhan Erol'a göre, program kapsamında yeni pazarlara giriş için gerekli rapor maliyetlerinin 50'si ve yeni pazarlara entegrasyon maliyetlerinin 50'si yıllık en fazla 1,5 milyon TL'ye kadar karşılanacak. Ayrıca e-ticaret platformlarına ve e-ihracat konsorsiyumlarına ödenen komisyonlar da üç yıl süreyle 50 oranında desteklenecek.
     

    Multiligo İş Geliştirme Direktörü Barış Yaşbala, e-ihracatla ilgili yeni reklam devlet destekleri hakkında detayları paylaştı. Yaşbala'ya göre, Ticaret Bakanlığı artık şirketler, e-ticaret siteleri ve ihracat konsorsiyumları için reklam harcamalarında 50 geri ödeme sunuyor. Yaşbala, "Bu, işletmelerin görünürlüklerini artırmaları ve yeni pazarlara ulaşmaları için büyük bir fırsat. Her ölçekten işletmeyi bu fırsattan yararlanmaya teşvik ediyoruz." dedi.

    Bu, Türk şirketlerinin uluslararası rekabet güçlerini artırmaları ve yeni pazarlara açılmaları için önemli bir fırsattır. Hükümetin desteğiyle, Türk işletmeleri online ürün ve hizmetlere yönelik artan küresel talepten faydalanabileceklerdir.

    Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

  • Türk müteahhitler Ukrayna’nın yeniden inşasına talip

    Türk müteahhitler Ukrayna’nın yeniden inşasına talip

    TMB, UKRAYNA ALTYAPI BAKANLIĞI HEYETİNİ KONUK ETTİ 

     

    Altyapı Bakan Yardımcıları Anna Yurchenko ve Mustafa-Masi Nayyem başkanlığındaki Ukrayna Heyeti, Türkiye Müteahhitler Birliği’nin (TMB) ev sahipliğinde Türk müteahhitlik ve teknik müşavirlik firmaları ile bir araya geldi. Yaklaşık 70 müteahhitlik ve teknik müşavirlik firmasının katılarak büyük ilgi gösterdiği toplantıda, Ukrayna’nın yeniden inşası konusunda öncelikli projeler ele alındı ve bir mutabakat zaptı imzalandı.

     

    Toplantıda konuşan Türkiye Müteahhitler Birliği Başkanı M. Erdal Eren, dünya inşaat sektöründe önemli bir paya ve deneyime sahip olan Türk müteahhitlerin, Ukrayna'nın yeniden inşası konusunda en doğru tercih olacağını söyledi.

     

    Rusya ile savaş halinde olan Ukrayna, bir yandan da yaralarını sarmaya çalışıyor. Bir dizi temas için Türkiye'de bulunan Altyapı Bakan Yardımcıları Anna Yurchenko ve Mustafa-Masi Nayyem başkanlığındaki Ukrayna Heyeti, Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB) Genel Merkezi’nde 10 Ekim 2022 tarihinde Türk müteahhit ve müşavirlik firmaları ile biraraya geldi. Yaklaşık 70 firmanın katıldığı toplantıda Türk müteahhitler, savaşın izlerini silme konusunda büyük bir irade ortaya koydu. Toplantıda TMB ile Ukraynalı yetkililer arasında öncelikli projeler ele alındı ve Ukrayna'nın yeniden inşasına yönelik işbirliği öngören bir mutabakat zaptı imzalandı.

     

    Geniş katılımlı toplantının açılışında konuşan TMB Başkanı M. Erdal Eren, dünya inşaat sektöründe önemli bir paya ve deneyime sahip olan Türk müteahhitlerin, Ukrayna'nın yeniden inşası konusunda en doğru seçim olacağını söyledi. Toplantıyla birlikte, Türk müteahhitleri ve teknik müşavirleri için başlayan verimli sürecin gelişerek devam edeceğine  inandığını dile getiren Erdal Eren, şunları kaydetti: "Ukrayna'da süren ve binlerce can kaybına neden olan savaştan dolayı derin üzüntü duyuyoruz.  Bir an önce sarf edilen tüm çabaların kalıcı barışı getirmesi ve ülkede refahın yeniden sağlanması tek dileğimizdir. Ukrayna'nın geleceğine olan güçlü inancımızı bir kez daha ifade etmek istiyorum. Bu çerçevede Türk müteahhitlik ve müşavirlik şirketleri, ülkenin yeniden inşa sürecine katkıda bulunmaya fazlasıyla hazırdır."

     

    Eren, kısa bir süre önce TMB’nin “Ukrayna’nın Yeniden İnşası Karma Görev Gücü” kurulması teklifiyle başlayan ve Türk ve Ukraynalı makamların güçlü desteğiyle devam eden sürecin sonucunda, Ağustos ayında iki ülke arasında bakanlar düzeyinde bir mutabakat zaptı imzalandığını hatırlattı. TMB Başkanı Eren, “Ukrayna'nın yeniden inşası için Bakanlarımızdan güçlü bir destek alıyoruz. Söz konusu girişimlerimiz ile Ağustos’ta imzalanan mutabakat zaptının bir yansıması olarak bugün gerçekleştirdiğimiz toplantıda da süreçte ilerleyebilmek adına üyelerimizle birlikte Ukrayna makamlarından ilk ağızdan bilgi almayı bekliyoruz" diye konuştu.

     

    “Ukrayna’da faaliyetler yeniden başladı”

    Ukrayna'nın Türk müteahhitler için önemli bir ortak olduğunu vurgulayan Eren, ülkede savaş öncesinde son derece aktif olan sektörün toplam 8,7 milyar dolarlık 231 proje üstlendiğini ve son olarak bazı TMB üyelerinin de ülkedeki kritik altyapı unsurlarının onarım ve yeniden inşası için faaliyetlerine başladığını ifade etti. Başkan Eren, toplantı kapsamında bu kez TMB ile Ukrayna Altyapı Bakanlığı referansına sahip “Ader Haber and Co.” hukuk firması arasında imzalanacak mutabakat zaptıyla da ülkedeki yeniden inşa sürecinde Türkiye’den en iyi müteahhitlik hizmetlerini alması için Ukrayna’ya yardımcı olmayı taahhüt edeceklerini kaydetti. 

     

    Dünya Bankası, 60 milyar dolarlık zarar hesapladı

    Altyapı Bakan Yardımcısı Mustafa Masi Nayyem, Ukrayna’nın yaralarını sarmak için uluslararası toplumun yardımına ihtiyaç duyduklarını ve bu kapsamda toplantıya Türk müteahhitlerin yoğun katılımından memnuniyet duyduklarını ifade etti.  Konuk Bakanlardan Anna Yurchenko ise ülkedeki şu anki koşulların zorluğuna ve ülkenin her an saldırı altında olduğuna işaret ederek, Dünya Bankası’na göre Ukrayna alt ve üstyapısında şu ana kadar oluşan zararın 60 milyar ABD Doların üzerinde olduğunu aktardı. Yurchenko, Ukrayna hükümeti ve donör ülke ile kuruluşlarca finanse edilecek projeler arasında ilk etapta hasar görmüş olan çok sayıda yol ve köprü, demiryolu ve enerji altyapısı, hastane ve okul gibi sosyal yapıların yer aldığını belirtti. Konuşmalarda ayrıca özellikle ülkenin tarım ürünleri ihracatı ve lojistik alanında altyapı yatırımlarına duyduğu gereksinim ve bu kapsamda 5 ülke sınırındaki 6 kontrol noktasının geliştirilmesi ihtiyacı öne çıkarıldı. Ukrayna’nın Ankara Büyükelçisi Vasyl Bodnar da ülkedeki mevcut durum hakkında bilgi verdi.

     

    Açılış konuşmalarının ardından Ukrayna heyeti tarafından ülkedeki mevcut durum ile öncelikli altyapı projelerine ilişkin bir sunum gerçekleştirilirken, Türk müteahhitler ile müşavirlik firmaları da faaliyetlerini ve Ukrayna özelinde geleceğe yönelik planlarını aktardı. Toplantının son bölümünde ise Ukrayna Altyapı Bakanlığı ile Türk müteahhitlik ve müşavirlik firmaları yetkilileri ikili görüşmeler gerçekleştirdi.

     

    Yurt dışında Türk işgücüne gelir vergisi muafiyeti, TBMM’nin gündeminde

    Bu arada Ağustos ayı sonunda düzenledikleri Yurt Dışı Müteahhitlik Hizmetleri Ödül Töreni'nde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yurt dışında istihdam edilen Türk işgücü için gelir vergisi muafiyeti konusunda ve yine yurt dışında üstlenilmiş projelerde karşılaşılan işçi-işveren uyuşmazlıklarının adil çözümüne yönelik olarak ilgililere talimat verdiğini hatırlatan Başkan Eren, "Sektörün yurt dışında daha fazla Türk işçi istihdam etmesinin önündeki sorunların çözümüne yönelik  vergi muafiyeti düzenlemesi konusunda  7 Ekim 2022 tarihinde TBMM’ye sunulan yasa teklifini memnuniyetle karşıladık.   Sayın Cumhurbaşkanımıza şükranlarımızı arz ediyoruz. Bu düzenlemeyi çok kısa sürede hazırlayarak kanun tasarısını TBMM’ye sunan Hazine ve Maliye Bakanımız ile Bakanlık yetkililerine teşekkür ediyoruz.  Hukuki uyuşmazlıklar konusunda ihtiyaç duyduğumuz diğer düzenleme için de  gerekli adımların atılmasını bekliyoruz. Bu düzenlemeler, başta Ukrayna olmak üzere alacağımız yeni projelerde Türk işgücü istihdamını önemli ölçüde artıracaktır" dedi.

    Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı