“Kuruluşlar için yapay zekâyı benimsemek artık bir seçenek olmaktan çıktı. Gerçek başarıysa iş gücüne yapay zekânın tam potansiyelini kullanmaları için gereken araçları sağlamakla mümkün. Kuruluşlar genelinde bilgisayar envanterlerini güncellemek bu başarıyı sağlamak için bir şart olup artan üretkenlik ve verimlilikten rekabet avantajına kadar pek çok fayda sunuyor. Analistler, yapay zekâ destekli bir bilgisayarla çalışanların, daha önce hiç olmadığı kadar ihtiyaçlarına duyarlı araçlardan yararlanabileceğini öngörüyorlar. Teknoloji sağlayıcıları da bu cihazların, geleneksel bilgi işlemin ötesinde önemli bir adımı temsil ettiğini ve işleme gücü ile akıllı özellikleri bir arada sunarak kuruluşlar genelinde süreçleri yeniden tanımlayıp iyileştirebileceğini vaat ediyorlar. Dahası bu tür bir yenileme döngüsünün, iş liderleri daha kapsamlı yapay zekâ stratejileri planlarken, çalışanlara yapay zekâyı günlük süreçlere dâhil etmenin anında, somut bir faydasını sunabileceğini belirtiyorlar.
Bu cihazların sunabileceği önemli faydalar olmasına rağmen, iş liderlerinin tam olarak yatırım yapmada tereddütleri sürüyor. Bu konuyu daha yakından incelediğimizde ise daha yaygın kullanımın önünde birçok engelin bulunduğunu görüyoruz.
Maliyetler ve yatırımın gerekçelendirilmesi
Analistlere göre, kullanımın önündeki başlıca engeller arasında belirsizlikler, maliyet endişeleri ve yaygın olarak kabul gören kullanım senaryolarının hâlâ geliştirilme aşamasında olması yer alıyor. Yapay zekâ bilgisayarlarının yüksek fiyatlı oluşu, özel donanımları ve entegrasyon karmaşıklıklarından kaynaklanmakta olup özellikle ekonomik durgunluk dönemlerinde tereddüt yaratıyor. Teknolojinin yeniliği ve hızlı gelişimi, özellikle YZ’nin faydaları hemen anlaşılmadığında uzun vadeli planlamayı güçleştiriyor. Bu da net ve hemen bir yatırım getirisi (ROI) olmadan önemli bir miktardaki başlangıç yatırımını zorlaştırıyor.
Ancak aynı zamanda kendi araştırmalarımız, EMEA genelinde yapay zekânın sektörlerde dönüştürücü bir rol oynayacağına dair geniş bir farkındalığın olduğunu ortaya koyuyor. İşletmeler, yapay zekâ araçlarının entegrasyonunun yakında kaçınılmaz ve büyük ölçüde zorunlu hâle geleceğini kabul ediyor. Araştırmalarımız ayrıca, EMEA genelindeki kuruluşların, yapay zekâ destekli makinelerin insan yeteneklerini önemli ölçüde artırma potansiyeli konusunda genel olarak olumlu olduklarını ortaya koyuyor.
Yapay zekâ tarafından şekillendirilecek bir geleceğe bakarken kuruluşların, değişimi benimsemeleri ve sahip oldukları iş gücünü güçlendirmek için yapay zekâ destekli bilgisayarların dönüştürücü gücünü ciddi bir şekilde değerlendirmeleri gerekiyor. Bu dönüştürücü gücün neler olabileceğine baktığımızdaysa 3 önemli başlık karşımıza çıkıyor.
Yapay zekâ destekli bilgisayarlar sadece ham bilgi işlem gücünden ibaret değillerdir; insan becerisini ve yaratıcılığını artırmak için tasarlanmışlardır.Bu cihazlar, iş akışlarını düzenleyen, tekrar eden süreçleri otomatize eden ve bilgiye anında erişim sağlayan akıllı ortaklar olarak hareket ederler. Bu da günümüzün rekabetçi ortamında inovasyonu teşvik etmek ve iş başarısı elde etmek için çok önemli olan stratejik düşünme ve yaratıcı problem çözme için daha fazla zaman yaratır.
Yapay zekâ destekli bilgisayarlar, profesyonelleri rutin ve zaman alıcı görevlerden kurtararak onların strateji geliştirme ve değer katma gibi kritik düşünme ve yaratıcılık gerektiren alanlara daha fazla odaklanmalarını sağlar. Böylece profesyoneller yeni fikirler keşfedebilir, farklı yaklaşımlar deneyebilir ve rekabet avantajı sağlayacak son teknoloji çözümler geliştirebilirler. Bu şekilde artan üretkenlik ve verimlilikler, daha hızlı iş dönüş süreleri, projelerin daha iyi sonuçlanması ve mevcut kaynakların daha iyi kullanılmasına yol açar.
Benzer şekilde, yapay zekâ destekli bilgisayarlarda yer alan Copilot+ gibi özellikler de insanların daha bilinçli kararlar almasına yardımcı olacak bilgilere ve içgörülere anında erişim sağlar. İlgili verileri hızlı bir şekilde toplayabilir, analiz edebilir ve kısa, net bir şekilde sunabilir. Bu, profesyonellerin daha akıllı, veriye dayalı kararlar almasını sağlarken riskleri azaltmalarına ve sonuçları optimize etmelerine olanak tanır. Tekrarlayan görevlerin otomatize edilmesi ve işlerin kolaylaştırılması, iş gücü üzerindeki bilişsel yükü azaltma avantajına da sahip. Bu da stres seviyelerinin düşmesine ve daha fazla üretkenlik ve yenilikçi düşünme için daha fazla zaman ayrılmasına yol açabilir.
Donanımın kendisine gelindiğinde özel yapay zekâ işlemcileri (NPU’lar), yapay zekâ iş yüklerini sorunsuz bir şekilde yöneterek CPU ve GPU’ların, diğer uygulamaları benzeri görülmemiş bir verimlilikle çalıştırmasına olanak verir. Bu çoklu görev yapabilme yeteneği, profesyonellerin birden fazla görevi zahmetsizce yerine getirerek kesintisiz bir üretkenlik ve artan odaklanma elde etmelerine yardımcı olur.
Özel NPU’lar sayesinde yapay zekâ destekli bilgisayarlar; görüntü tanıma, doğal dil işleme ve makine öğrenimi gibi yapay zekâ yoğun görevleri diğer uygulamaların performansını etkilemeden eşzamanlı olarak işleyebilir. Bu, profesyonellerin karmaşık simülasyonlar çalıştırmasına, büyük veri kümelerini analiz etmesine ve diğer zorlu görevleri yerine getirmesine olanak tanırken, sorunsuz ve duyarlı bir kullanıcı deneyimi sağlar.
Yapay zekâ destekli bilgisayarların bu yetenekleri, aynı anda birden fazla proje veya uygulama üzerinde çalışması gereken profesyoneller için özellikle faydalıdır. Örneğin bir tasarımcı, herhangi bir gecikme veya performans sorunu yaşamadan yüksek çözünürlüklü görüntüleri düzenleyebilir, 3D render yazılımını çalıştırabilir ve video konferans yoluyla müşterileriyle iletişim kurabilir.
Yapay zekâ destekli bilgisayar yenilemesinden sonra yatırım getirisinin önemli bir endişe olduğunu bilerek, değeri maksimize eden ve kesinti ve aksaklıkları en aza indiren sorunsuz bir geçişe öncelik vermek zorunludur. İşletmeler bu adımı atacaklarsa başlangıç yatırımı, teknoloji ortakları aracılığıyla sunulan kapsamlı hizmet çözümlerinden yararlanarak dengelenebilir.
Daha geniş bir yazılım ve uzmanlık ekosistemine bağlantı sunan ortaklar, geçiş sürecinde büyük bir destek sağlayabilirler. Yapay zekâ teknolojileri ve en iyi uygulamalar konusundaki derin anlayışlarını kullanarak stratejik planlama ve uygulamada yardımcı olabilirler ve böylece kuruluşların yaygın tuzaklardan kaçınmasına ve maliyetli kesinti sürelerini en aza indirmesine destek olabilirler.
Aynı şekilde, ortaklar tarafından sağlanan proaktif izleme ve bakım hizmetleri her zaman optimum performans sağlar. Bu hizmetler arasında düzenli yazılım güncellemeleri, donanım tanılama ve uzaktan destek gibi unsurlar yer alır ve yapay zekâ destekli bilgisayarların her zaman en yüksek verimlilikte çalışmasını sağlar.
Yapay zekâ tarafından desteklenen akıllı hizmetler, cihaz kullanım örüntülerini analiz edebilir ve optimizasyon fırsatlarını belirleyebilir. Bu şekilde hizmetler, performansı nasıl en iyi şekilde artırabileceği, maliyetleri nasıl düşürebileceği ve kullanıcı deneyimini nasıl geliştirebileceği konusunda özel içgörüler ve öneriler sunabilir. Bilgisayar envanterini yapay zekâ aracılığıyla sürekli izleyip optimize ederek kuruluşlar, daha iyi değer elde edebilir ve iş hedeflerini destekleyebilir, bu da nihayetinde yatırım getirisini artırabilir.
Tüm tereddütlere rağmen iş dünyasının geleceği, yapay zekâyı benimsemekte yatıyor. Yapay zekâ destekli bilgisayarlar, bu geleceği açığa çıkarmak, iş gücünü güçlendirmek ve işletmeleri uzun vadeli büyüme ve başarıya yönlendirmek için gerekli. Yapay zekâ destekli bilgisayarların potansiyel faydaları, algılanan dezavantajlardan çok daha ağır basıyor, bu da işletmelerin geleceklerini güvence altına almak için teknoloji sağlayıcılarıyla ortaklık kurmalarını zorunlu kılıyor.”
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı