Blog

20. yüzyılda hem kültürü hem de tarihi şekillendiren ikonik figürleri onurlandırmak amacıyla, Emirates yolcuları hayatını kaybeden Kraliçe II. Elizabeth, Elvis Presley ve The Beatles’ın yer aldığı, büyük beğeni toplayan bir dizi belgesel ve filmi ödüllü uçak içi eğlence sistemi ice üzerinden Ekim ayı boyunca izleyebilecekler.

Skytrax World Airline Awards tarafından “Dünyanın En İyi Uçak İçi Eğlence Sistemi” olarak seçilen ve 17. yılını kutlayan ice, tarihte en uzun süre tahtta kalan İngiliz hükümdar ve en uzun süre görev yapan kadın devlet başkanı olan Kraliçe II. Elizabeth’in olağanüstü yaşamını kronolojik olarak ele alarak etkileyici bir şekilde onurlandıran Elizabeth: A Portrait in Parts gibi yeni gösterime giren özel içeriklerden oluşan bir liste sunuyor. Kraliçe’nin hayatının 70 yılı aşkın bir dönemine ait görüntülerin nostaljik bir montajını sunan belgesel, izleyicileri Kraliçe’nin hayatında yaratıcı ve duygusal bir yolculuğa çıkarıyor.

Yolcular ayrıca Baz Luhrmann tarafından yönetilen ve eleştirmenlerin beğenisini kazanarak şimdiden gişelerde büyük başarı toplayan 2022 yapımı biyografik müzikal drama türündeki Elvis filmini de izleyebilirler. Gerçek Elvis Presley hayranları, sanatçının altı klasik filminin yer aldığı (Jailhouse Rock(1957), It Happened at the World's Fair (1963), Viva Las Vegas! (1964), Tickle Me (1965), Speedway (1968) and Live a Little, Love a Little (1968)) Elvis Spotlight Collection ile Elvis’in olağanüstü müzik kariyerini daha detaylı bir şekilde inceleyebilirler. Rock'n Roll yıldızının “Making the Movies Special – Elvis + Music in Films” ve “Classic Albums: Elvis Presley” adlı iki belgeselini daha ice üzerinden izlenebilir.

Müzik tutkunları, dünyanın en etkili müzik gruplarından biri olan İngiliz Rock'n Roll dörtlüsü The Beatles’ı mercek altına yatıran The Beatles and India adlı yeni belgeseli izleyebilirler. Film, The Beatles ve Hindistan arasındaki yıllara meydan okuyan sevginin benzersiz bir tarihsel kronolojisini sunarken Batı’daki hızlı ve şöhretli yaşamları, Hindistan’da spiritüel mutluluk arayışları arasındaki kontrast ve bu kontrastın yarattığı ilham dolu, yaratıcı şarkı yazarlığı ile ilgili eşsiz arşiv görüntüleri, fotoğraflar, görgü tanıkları ve uzmanların yorumlarına yer veriyor.

Aksiyon severler, Hollywood yıldızı Val Kilmer’in hayatını, kariyerini ve sağlık sorunlarını anlatan Val adlı yeni belgeselin yanı sıra gişe rekortmeni 2022 yapımı Top Gun Maverick ve Val Kilmer’in de yer aldığı serinin ilk filmi olan 1986 yapımı Top Gun’ı ice üzerinden izleyebilirler.

2022 yılında ice üzerinden şimdiye kadar en çok izlenen türler belgesel, aksiyon, macera ve komedi oldu. ice üzerinden bu yıl en çok izlenen filmler arasında Spider-Man: No Way Home, en yeni James Bond filmi No Time to Die ve Will Smith’in başrolünde oynadığı Oscar ödüllü King Richard yer alıyor. En popüler aile ve çocuk filmleri ise Boss Baby: Family Business, Encanto ve Sing 2 olarak öne çıkıyor.

Emirates, kapsamlı eğlence kütüphanesine her ay yüzlerce film, dizi, podcast ve müzik kanalı ekleyerek uçak içi içeriklerini sürekli güncelliyor. ice’a yeni eklenen film ve diziler arasında Minions: The Rise of Gru, Where the Crawdads Sing, Father of the Bride (2022), The Black Phone, James Webb: The 10 Billion Space Telescope ve 2022 Emmy® ödüllü Hacks: 1. ve 2. Sezonları yer alıyor.

Emirates ile seyahat eden yolcular, 45’ten fazla Oscar ödüllü film, 5000’den fazla seç-izle eğlence kanalı, 1500 saatten fazla film ve dizinin yanı sıra 40 dilde müzik, podcast ve sesli kitaplar, BBC, CNN ve Sky News Arabia gibi haber kanalları dâhil beş canlı televizyon kanalı ve canlı spor yayını yapan Sport 24 ve Sport 24 Extra kanalları ile birinci sınıf bir eğlence kütüphanesine erişebiliyorlar.

Yolcular ayrıca uçuş öncesi Emirates uygulamasındaki film ve dizilere göz atarak ve seçimlerini önceden yaparak kendi ice deneyimlerini oluşturabilir ve uçağa bindiklerinde seçimlerini ice sistemine senkronize ederek rahat ve keyifli bir seyahat deneyimini en üst düzeye çıkarabilirler.

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Hazır giyim ve tekstil teknolojileri sektörünü buluşturan Fashion Prime ve Fashion Tech fuarları, fuarizmir’de devam ediyor. Kumaş, konfeksiyon yan sanayi, hazır giyim, konfeksiyon makineleri ve baskı teknolojilerinin aynı anda sergilendiği fuarlarda, defileler, söyleşiler, sergiler de ilgiyle takip ediliyor. Fuarda, “Tekstil Binealine Doğru – İzmir’ de Tekstilin 8 Bin Yılı” konulu söyleşi gerçekleştirilirken ve ünlü manken Gizem Özdilli’nin de podyumda olduğu kumaş defileleri düzenlendi. 

İzmir Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde İZFAŞ tarafından düzenlenen Fashion Prime – Tekstil, Hazır Giyim Tedarikçileri ve Teknolojileri Fuarı ile İZFAŞ – İzgi Fuarcılık iş birliği ile gerçekleştirilen Fashion Tech – Hazır Giyim, Konfeksiyon ve Tekstil Makineleri, Tekstil Baskı Teknolojileri Fuarı, tekstil sektöründe Türkiye’nin başkenti İzmir’in gücüne güç katmayı hedefliyor.

İzmir’de tekstilin 8 bin yıllık tarihi

Moderatörlüğünü İzmir Resim Heykel Müze Müdürü Dr. Ayşe Füruzan Caman’ın yaptığı “Tekstil Binealine Doğru – İzmir’ de Tekstilin 8 Bin Yılı” konulu söyleşide, Küratör, Şair, Nihat Özdal, Ulucak Höyüğü Kazı Başkanı Trakya Üniversitesi Öğretim Üyesi Arkeolog Prof. Dr. Özlem Çevik ve sanatçı Yekateryna Grygrenko, İzmir’de tekstilin 8 bin yıllık tarihi üzerine konuştu. 

Prof. Dr. Özlem Çevik, elde ettikleri bulgulara göre, İzmir’in Kemalpaşa ilçesindeki Ulucak Höyüğü’nün Ege Bölgesi’nin en eski tekstil üretim merkezi olduğunu söyleyerek, “Ulucak Höyüğü’nde yürütülen kazılar, İzmir ve çevresi, Ege ile Güneydoğu Avrupa kültür tarihinin anlaşılması açısından önem taşımakta. Höyükteki kültür tabakaları özellikle tarih öncesi dönemlere ait yöre tarihi ile ilgili bilinmeyen birçok noktayı açığa çıkarıyor. Yapılan kazı çalışmalarında, tekstil üretiminde kullanılan 300’den fazla ağırşak ve tezgâh ağırlığı bulunması çok önemli. Hatta tek bir evde 50-60 adet ağırşak bulabiliyoruz. Bu da tekstil üretiminde uzmanlaştıklarını ortaya koyuyor. Belki de tekstil ürünlerini takas ediyorlardı. Ayrıca, bu buluntuların yanında kil mühürler de ele geçti. Kil mühürlerin başka yerlerde dövme ya da tekstile baskı için kullanıldığı düşünülür. Ulucak’ta ağırşak ve tezgâh ağırlıklarının yanında bulunması, tekstil ürünlerinde kullanıldığını gösteriyor. Bilimsel yayınlara baktığımızda, diğer yerlerde ağırşak ve tezgâh ağırlıklarının çok az sayıda bulunduğunu görüyoruz. Ulucak Höyüğü’ne baktığımızda ise bazı konutlarda çok sayıda çıktı. Bunun nedeni, yoğun olarak üretim yapılması. Bu nedenle burası Ege Bölgesi’nin en eski tekstil üretim merkezi diyebiliriz” diye konuştu. 

Bu bineal aslında sadece İzmir’in değil Türkiye’nin bienali olacak

Koleksiyoner, şair ve küratör Nihat Özdal, en son yaptıkları arasında yer alan İzmir Engelsiz Modern Sanat Müzesi’ndeki çalışmalarını anlatarak “Ana materyali kumaş olan pek çok klasik sanat eseri ve replikaları ile sanatçıların bağımsız eserlerinden oluşan, görme engelli bireyler için çalışmalar yaptık. Ben Anadolu’nun pek çok kentinde müze kurdum, Kayseri, Hatay, Şanlıurfa, Gaziantep etnografya müzelerine danışmanlık yaptım. Etnografya dediğimiz şey, bize o bölgede yaşanmışlık, kavimler ve kültürlerin, gastronomi, tekstil gibi pek çok özelliği konusunda bilgi veriyor. İzmir de bilindiği gibi günümüzde tekstil fabrikalarının canlı ve dinamik üretim yaptığı bir kent. Ulucak Höyüğü’nde bulunan kalıntılar bize İzmir ve çevresinin, tekstil konusunda 8 bin yıl önce de canlı ve dinamik bir üretim merkezi olduğunu kanıtlamış oldu. Anadolu aslında bir tekstil coğrafyası, Asya’dan gelen şaman örüntülerinde, Türk tekstil sanatıyla ilgili hikâyeler var. Batı ve doğunun arasında kalan bu coğrafya, dünyayı ilgilendiren bir bineale sahne olacak ve bu bineal aslında sadece İzmir’in değil Türkiye’nin bienali olacak” diyerek İzmir için tekstil bienalinin önemi ve katkısını anlattı. Yekateryna Grygrenko da çağdaş sanatla ilgili tüm disiplinleri bir araya getirip üretimini kumaş kullanarak ortaya çıkarttığını belirterek yaptığı çalışmaları anlattı. 

Defileler büyük ilgi gördü

Fashion Prime – Tekstil, Hazır Giyim Tedarikçileri ve Teknolojileri Fuarı kapsamında ikinci gün düzenlenen defileleri yerli ve yabancı çok sayıda davetli izledi. Sektörün önde gelen kumaş üreticisi Karteks, Zipon ve Erler firmalarının ürünleriyle hazırlanan 45 elbiseden oluşan, Serteks firmasının ürünleriyle hazırlanan 15 elbiselik ve üretici firmaların ürünleriyle tasarlanan 21 elbiselik World Of Fashion Erkan Yılmaz’ın kumaş defileleri, Koreograf Serkan Duman ve Gökhan Duman’ın 35 kişilik Duman Ajans modeliyle gerçekleştirildi. Ünlü manken Gizem Özdilli de karma kumaş defilesinde, tasarımıyla dikkat çeken beyaz elbise ile podyumda yer aldı. Erkan Yılmaz, fuar için 5 aydır hazırlandıklarını ve seçkin kumaş firmalarının ürünlerini bu organizasyonla tanıtmanın heyecanı ile gururunu yaşadıklarını söyledi.

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Geleneksel hale gelen ‘ECE Türkiye Uluslararası Perakende Kiralama Günü’nün 12’ncisi,  ulusal ve uluslararası  firmalarının üst düzey yöneticileri ve firma sahipleri, AVM yatırımcıları, sektöre finansman sağlayan bankaların temsilcileri, perakende dünyasının önde gelen aktörlerinin katılımıyla 10 Ekim Pazartesi günü Divan Kuruçeşme’de gerçekleştirildi.

Bu yıl 12’ncisi düzenlenen ECE Türkiye Uluslararası Perakende Kiralama Günü, 500 kişilik güçlü bir katılımla gerçekleşti. Ulusal ve uluslararası perakende markalarının üst düzey yöneticileri ile firma sahipleri, AVM yatırımcıları, sektöre finansman sağlayan bankaların temsilcileri ve perakende dünyasının önde gelen aktörlerini bir araya getiren ECE Türkiye Uluslararası Perakende Kiralama Günü’nde sektöre dair gündem konuları masaya yatırılırken ECE Türkiye’nin yönetim portföyündeki V Mall ve V Metroway projelerinin lansmanı yapıldı. 10 Ekim Pazartesi günü Divan Kuruçeşme’de gerçekleştirilen organizasyonda 22 yıldır Türkiye gayrimenkul sektöründe küresel bir yatırımcı ve tam hizmet sağlayıcı olarak faaliyetlerini sürdüren ECE Türkiye’nin, yeni operasyonlarıyla birlikte  2 bin 500 kira kontratını yönetir hale geldiği ve  şirketin kiralanabilir toplam alanının 615 bin metrekareye ulaştığı duyuruldu. 

Organizasyonun açılış konuşması, ECE Türkiye Eş Genel Müdürü ve COO'su Semet Yolaç Canlıel ile ECE Türkiye Eş Genel Müdürü ve CFO’su Nuri Şapkacı tarafından yapıldı. Canlıel ve   Şapkacı, konuşmalarında şirketin başarı dolu 22 yıllık serüvenini, pandemi sürecindeki olumlu performansını ve yeni projelerinin detaylarını aktardı. 

Semet Yolaç Canlıel, “Sektördeki 22’nci yılımızın içinde olduğumuz bu sene, Türk perakende sektörüne olan inancımız ve bağlılığımızla Türkiye’nin en prestijli alışveriş merkezlerine hizmet veriyor olmaktan, bu alışveriş merkezlerinin sürdürülebilir başarısına katkı sağlayabilmekten, iş ortaklarımız olan yatırımcı ve perakende grupları ile müşterilerimiz için katma değer yaratabilmekten gurur ve mutluluk duyuyoruz. Bugün, burada yönetimini 2021 yılında devralmış olduğumuz V Mall İstanbul’dan sonra İsra Holding’in bir diğer yatırımı olan V Metroway projesini de yönetim portföyümüze kattığımızı duyurduk. Perakende gruplarının, çok kıymetli markalarımızın her iki projeye de gösterdikleri yoğun ilginin gururu ve heyecanı içerisindeyiz” dedi. 

Nuri Şapkacı ise “ECE Türkiye olarak büyük heyecanla beklediğimiz ve hazırlandığımız 20’nci yılımızı bir arada coşkuyla kutlamak isterdik. Fakat pandemi döneminin şartlarında yüz yüze gelemedik. Bununla birlikte perakendeci ortaklarımızın sürdürülebilirliğine odaklandığımız, ziyaretçi sayılarını ve ciro performanslarını artırmaya yönelik iş birliklerine ve pazarlama aksiyonlarına hız verdiğimiz pandemi döneminde çok daha ağır sonuçların ortaya çıkmasını engellemeyi amaçladık. Son derece proaktif davranarak pandemi dönemini çok iyi yönettik, süreci en az hasarla tamamlayan firma olduk. Geldiğimiz noktada yönettiğimiz AVM’ler yüzde 99’luk doluluk oranına ulaştı; ciro ve müşteri girişlerinde 2019’a oranla önemli bir büyüme elde ettik” ifadelerini kullandı.

Organizasyona ECE Türkiye’nin bağlı bulunduğu Avrupa sektör lideri ECE Marketplaces’in CEO’su Joanna Fisher de katılım sağladı. Joanna Fisher yaptığı konuşmada, “Uzun bir aranın ardından Almanya’dan sonra en büyük pazarımız olan Türkiye’de olmanın mutluluğunu yaşıyorum. Bugün burada, iş ortaklarımız olan sektör profesyonelleriyle bir araya gelmek, potansiyel ortaklarımızla tanışmak ve ticari gayrimenkul sektörünün gelişimine yönelik olarak Türkiye pazarı özelinde çözümlerimizi sizlerle paylaşmak, işimizin geleceği açısından son derece kıymetli. Pazardaki güçlü konumu sayesinde en zor günlerde güven ve istikrar, iyi zamanlarda ise benzersiz bir büyüme performansı sunan ECE Türkiye’ye sizlerin huzurunda teşekkür etmek istiyorum” sözlerini kaydetti. Fisher ayrıca, ECE Group’un 13 ülkedeki AVM ve AVM harici faaliyetleri hakkında bilgi verdi.  

Konsept planlamasını, kiralamasını ve açılışı sonrası uzun dönemli yönetimini ECE Türkiye’nin üstlendiği V Mall ve V Metroway projelerinin yatırımcısı İsra Holding’in Yönetim Kurulu Başkanı Abdurrahim Tavlı da konuşmacılar arasında yer aldı. Abdurrahim Tavlı, İsra Holding’in faaliyet alanları ile AVM yatırımında öne çıkan farklı finansman modelleri ve inovatif yaklaşımlardan bahsetti. ECE Marketplaces Kiralama Hizmetlerinden Sorumlu Genel Müdürü  Steffen Eric Friedlein’ın önemli bir istihdam kaynağı olan ve yarattığı hacimle ekonomi çarklarının dönmesinde büyük paya sahip olan perakende sektöründeki küresel trendlerden bahsettiği organizasyonda; Blockchain girişimcisi, Boğaziçi Üniversitesi öğretim görevlisi ve Paribu Danışma Kurulu Üyesi Cemil Şinasi Türün ise blokzincir teknolojisi hakkında bilgi verirken bu teknolojinin önümüzdeki yıllarda farklı alanlarda bir yatırım aracı olarak kullanılacağından bahsetti.

Organizasyonda sevilen cover grubu Six Pack de sahne aldı. Sahneye Ajda Pekkan’ın ölümsüz şarkısı ‘Yeniden Başlasın’la çıkan grup, Türkçe ve İngilizce pop, pop-caz, R&B müzik tarzlarının sevilen örneklerinden oluşan repertuarıyla dinleyicilere keyifli bir müzik ziyafeti sundu.

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

• Schneider Electric, küresel düzeyde gerçekleştirdiği araştırmalarla tüketicilerin enerji kullanım alışkanlıklarına ışık tutuyor.
   
• Bu kapsamda gerçekleştirilen son araştırma sonuçlarına göre; yaklaşık 10 tüketiciden 9'u, küresel sıcaklıkların 1,5°C'nin üzerine çıkması durumunda iklim değişikliğinin enerji faturalarında artışa yol açacağına inanıyor. 
   
• Araştırmaya katılanların yarısından fazlası, yeni evlerin veya dairelerin akıllı ev cihazlarıyla donatılması gerektiğine inanıyor ve iklim değişikliğinin sorumluluğunu işletmeler veya yerel yönetimler yerine bireylere yüklüyor. 

Enerji yönetimi ve otomasyonun dijital dönüşümüne liderlik eden Schneider Electric, yeni tüketici araştırmasının sonuçlarını paylaştı. Şirketten açıklanan verilere göre; dünya genelindeki her 10 tüketiciden yaklaşık 9'u (86) iklim değişikliğinin artan enerji faturalarına yol açacağına inandığını ve bireylerin iklim değişikliği üzerinde daha büyük bir rol oynaması gerektiğini belirtiyor. 

Tüketici araştırması verilerine göre; 10 tüketiciden 7'si (72) karbon ayak izini azaltmayı kişisel bir öncelik olarak görürken, yarısından fazlası (55) evlerinin net sıfır olmasına önem veriyor, ancak üçte birinden azı (31) bunun gerçekleşeceğine gerçekten inanıyor. Araştırma katılımcılarının 55’i ise iklim değişikliğiyle mücadelenin bireylerin sorumluluğunda olduğuna inandıklarını vurguluyor. 

Rapor bulgularını değerlendiren Eindhoven Teknoloji Üniversitesi Endüstri Mühendisliği ve İnovasyon Bilimleri Doçenti Jaap Ham; “Artan enerji fiyatları ve her zamankinden daha yüksek yaşam maliyeti ile birlikte artan sayıda cihaz ve yoldaki Elektrikli Araçlar (EV'ler) neticesinde, evde enerji yönetimi artık küresel olarak tüketiciler, inşaatçılar, işletmeler ve hükümetler açısından dikkate alınması gereken en büyük alanlardan bir tanesi. Bu rakamlar birçok kişinin değişiklik yapmak istediğini, ancak yapabilecekleri fark konusunda karamsar olduğunu gösterse de modern ev enerji yönetimi (HEM) teknolojilerinin yardımıyla konutları daha sürdürülebilir hale getirmek ve geleceğe yön vermek gerçekten bizim elimizde. Şu anda değişimin önündeki en büyük engel zihniyetimiz. Harekete geçme sorumluluğundan kaçmamıza neden olan psikolojik engeller yarattık. Bu bulgular, görünmez düşmanla (enerji yönetimi ve tüketimi) savaşmak için akıllı dijital çözümleri benimseyerek, evlerimizin enerji diyetlerinde fosil yakıtlar yerine akıllı, temiz elektrik kullanarak ve daha sağlıklı bir gezegen için küresel mücadelede yer almak üzere alışkanlıklarımızı değiştirerek nasıl anlamlı bir katkı sağlayabileceğimizi gözler önüne seriyor. Böylece yaşam standartlarımızdan taviz vermeden çevreye değer katmamız mümkün” dedi. 

Tüketiciler, evde enerji verimliliğini artırmak için Akıllı Ev cihazlarına yöneliyor

Araştırma aynı zamanda tüketicilerin sürdürülebilir yaşam tarzlarına sahip olmak istediklerini ve evde enerji verimliliğini ana öncelikleri olarak gördüklerini ortaya koyuyor. Katılımcıların 40'ı akıllı ev teknolojisinin evlerini daha sürdürülebilir hale getirmeye yardımcı olacağına inanıyor. Yarısından fazlası (54), yeni evlerinin veya dairelerinin akıllı ev cihazlarıyla donatılmasını bekliyor; bu, daha önce yürütülen araştırmaya (2020) göre 13'lük bir artış anlamına geliyor.  Gelecek 12 ay içinde enerji verimliliği için ortalama 1.691 / 1.995 Euro harcamaya istekli bireyler ve ailelerle karşılaştırıldığında, akıllı teknolojinin faydalarını zaten görmüş ve yaşam tarzlarına dahil etmiş olan mevcut cihaz sahipleri en az iki kat fazla harcamaya istekli (2.215 £’e karşı 915 £ / 2.613 Euro’ya karşı 1.079 Euro). Akıllı aydınlatma ve akıllı termostatlar ise artık en çok satın alınan ilk üç akıllı cihaz arasında gösteriliyor. 

Halihazırda artan yaşam maliyetiyle birleştiğinde, enerji tüketimini ve maliyetlerini yönetmek, tüketicilerin harekete geçmesine ve akıllı sürdürülebilir çözümlere yatırım yapmasına neden olan temel itici güç olarak öne çıkıyor. 

Schneider Electric, Akıllı ve Sürdürülebilir Ev İnovasyonunda Lider 

Tüketicilerin evlerinde enerji verimliliğini ve sürdürülebilirliği iyileştirme arayışlarına olanak tanımak için sürdürülebilir inovasyon ihtiyacına cevap veren Schneider Electric, bugünün ve yarının enerji zorluklarını çözmeye yardımcı olmada bir adım öne çıkıyor. Şirket, karbon ayak izini azaltmak için yenilikçi çözümler ve malzemeler sunarak, başkalarıyla birlikte çalışarak ve teknolojilerinin ve servislerinin gücünü tam olarak yansıtarak, evde enerji kullanımının daha akıllı ve verimli hale getirilmesine ve evlerin gezegen üzerindeki etkisinin azaltılmasına yardımcı oluyor. 

Konu hakkında görüşlerini paylaşan Schneider Electric Küresel Ev ve Dağıtım Başkan Yardımcısı YiFu Qi, “Mevcut enerji krizindeki tüketicilerin, sürdürülebilirlik ve enerji faturaları açısından, evde enerjinin nasıl üretildiği, depolandığı ve dağıtıldığı üzerinde kontrol sahibi olduklarını hissetmeleri gerekiyor. Konut piyasası bir kritik eşikte ve iyi haber şu ki, Wiser gibi tüketicilerin daha sürdürülebilir yaşam tarzlarına öncülük etmesine yardımcı olan ve net sıfır hedeflerimize ulaşmada onları anlamlı bir rol oynamaları için güçlendiren teknolojik çözümler zaten mevcut. Araştırmamız, tüketiciler arasında ev enerji yönetimini nasıl iyileştirebilecekleri ve akıllı ev teknolojisinin daha verimli olmalarına yardımcı olabileceği konusunda daha fazla farkındalık olduğunu gösteriyor. Bir sonraki adım, bu bilgiyi çok geç olmadan uygulamaktır” dedi.

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

İstanbul’da artan yabancı nüfusuyla bağlantılı olarak emlakçı sayısı da arttı. Birçok Suriyeli, İranlı, Afganistanlı emlakçılar yetki belgesiz olarak çalışıyor. Yüksek hizmet bedelleri almalarının yanı sıra sahte veya problemli projelerden yapılan satışlar ile oluşturdukları mağduriyetler hat safhada. Öte yandan bu emlakçıların yasal bir statüsü olmadığı için şikâyet edilecek merciler de yetersiz.

Yetki belgeleri yok

Son zamanlarda İstanbul’da birçok yabancının emlakçılık yaptığını kaydeden Tüm Girişimci Emlak Müşavirleri Derneği (TÜGEM) Başkanı Hakan Akdoğan, “Suriyeliler, İranlılar, Iraklılar hatta son zamanlarda Afganlar… İstanbul’un yabancı nüfusu arttıkça emlakçıları da artıyor. Ancak bu kişiler bu işleri yetki belgesiz olarak yapıyor. Yetki belgesiz aracılık faaliyetleri sektörümüzün en önemli problemlerinden biri. Portalların yanı sıra sosyal medya araçları ile verdikleri reklamlar ile müşteri bulan aracılar, kayıt dışı faaliyet göstermeye devam ediyor. 2022 Ocak-Ağustos döneminde en çok yabancı sermayeli şirket kuruluşu sayısına baktığımızda rekor sayıda bir artış var. Bu sene içinde 28'i Anonim Şirket, 689 Limited olmak üzere toplamda 717 şirket kuruldu” dedi.

‘Şikâyet edemiyorsunuz’

Yabancı ve kayıt dışı emlakçıların hem kiracılar ve ev sahipleri hem de diğer emlakçılar açısından birçok soruna neden olduğunu aktaran Akdoğan, “Yetki belgesiz yapılan bu denetimsiz faaliyetler nedeniyle birçok sorun ortaya çıkıyor. Yüksek hizmet bedellerinin alınması, sahte satışlar, problemi projelerden yapılan satışlar ile oluşturulan mağduriyetler hat safhada. Yasal bir statü olmadığı için de şikâyet edilecek merciler yetersiz.  Bakanlığın Taşınmaz Ticareti Bilgi Sisteminde yer alan İhbar menüsü de bu konuda ihtiyaçları karşılamıyor. İhbar edilebilmesi için şirket unvanı konumu adresi vb. bilgiler isteniyor. Lakin bu bilgiler zaten yok. Ayrıca sektörü de olumsuz yönde etkiliyorlar” diye konuştu. 

Sektörün en önemli sorunu

İstanbul Ticaret Odası (İTO) 21 No.lu Gayrimenkul Hizmetleri Komite Başkan Adayı olduğunu hatırlatan Akdoğan, seçildiği takdirde yetki belgesiz emlakçıların önüne geçmeye çalışacaklarını aktardı. Akdoğan, “Ana amacımız bu konuda denetimlerin artırılmasını sağlanması. Yeni takip sistemleri geliştirilmesi. Sektörümüzde kayıt dışı çalışanlara yönelik denetimlerin sıklaştırılmasının takipçisi olmayı arzu ediyoruz. Çünkü sektörün en büyük sorunu yetki belgesiz yapılan aracılık işlemleri ve denetimlerdeki eksiklikler” ifadelerini kullandı.

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı